Seni sevmekle başladı her şey
Ateşten gömlek giymekle başladı
Yankılanmayan sesler duyuldu önce
Yürek haykırdı ve yalnızdı sahilinde
Denizini arayan damlalarını döktü geceye
Sonra yağmurda saklandı
Yıllandıkça daha fazla karıştı toprağa
Daha fazla köklendi güçlendi
Sonra bir gülde gösterdi rengini
Kan kırmızıydı gözyaşları ve kadifeydi teni
Bi yolunu bulup sana geldi
Ona dokunduğunda gözyaşları kesildi
Ama o bir güldü artık ve susuz yaşayamazdı…
Seni sevmekle başladı her şey
Dünyaya meydan okumakla başladı
Yiğit bir sabahın yitirilmiş bir saatinde
Kimsenin görmediği kadar gerçekti düşler
Bir çift gözün yaktığı erittiği bir dağ kadar heybetinden habersiz
Bir çift sözün anlattığı asırlık sevdalar kadar sabırsız kibirsizdi
Öyle bir düştü ki
Ne sen kendine dokunabiliyordun
Ne de benim ellerim vardı
Konuştuğun her kelime bana ait gördüğüm bütün güzellikler senindi
Çünkü o yaşanmamış sevdamızın ta kendisiydi…
Seni sevmekle başladı her şey
Işıkların sönmesiyle karanlığın doğmasıyla başladı
Kimsesizlik çaresizlik ve ölesiye karanlık
Canımı acıtan bir şeyler vardı ama görmek imkansız
Önce bedenimin ortasını yakan bir ateş sonra
Ona dokunan her yerime bulaşan bir sıcaklık
Ve onsuz kalan her yanımı donduran bir karanlık
En sonunda da beni kaplayan ısıtan ısıttıkça yakan
Beynimi kemiren bir geleceğin üzerine çökmüş ve bana
Veda eden bulutlarda yazan
Zalim Ayrılık…
Kayıt Tarihi : 8.1.2007 18:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!