Seni sevmek,
çakıllı taşlarla döşenmiş bir sokakta yürümek gibiydi.
Bizim oralar o zaman varoştu.
Evin bacaları kükürt saçardı.
Bir de yağmur yağması bir yana,
sırıl sıklam, per perişan bir çamur!
Seni sevmek güzeldi.
O kadar zaman geçmesine rağmen,
mevsim ilk bahara döndü mü,
bahçelerden gül kokardı.
Seni hatırlardım.
Seni sevmek zahmetliydi.
Düşünsene ütüyle tanıştım.
Mesela kılık kıyafet devrimi yaşadım.
Aynalarda çok zaman harcadım.
Bir keresinde aynayla konuşurken,
anneme yakalandım.
Seni ilk ben ihbar ettim.
Seni sevmek romandı.
Gogol'la tanıştım.
Sonra Dostoyevski'yle.
Ve bir çok roman okudum.
Onlar karanlıkta kaybolmuş benliğime,
bir yıldız gibi rehber oldular.
Seni sevmek şiirdi.
Bilirim her kadına şiir yazılmaz.
Ya anlam düşüklüğü yaşardın,
ya da yaşadığın anlamsızlaşırdı.
Seni sevmek tükenmekti.
Bitmek bilmeyen bu hayat yolunda...
Sana varamamak,
erişememek sana,
ne izahı vardır romanlarda,
ne de şiirle yazılır.
Seni sevmek kaybolmaktır.
Bir daha geri dönmemektir.
Asla hatırlamamaktır kendini.
Bir aşk için çarmıha gerilmek,
yok olmaktır bir sevda uğruna.
Seni sevmek ölmektir.
Yeniden başlamak için.
Kayıt Tarihi : 18.11.2021 01:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cebrail Tanrıverdi](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/11/18/seni-sevmek-882.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!