Asit yağmurlarıyla çamurlaşır,
Soğukta buzullaşırdı parçacıklarım.Bir gün dünyanın 8. harikasını oluşturmam için dizaynıma karar verildi.
Bunun için her bir parçam ulaşılması güç yerlerden seçildi.
Kafatasım; Ant Dağlarının doruklarından,
Ondandır döyle dimdik-mağrur olmam.
Omuzlarım; Toros Sıradağlarından.
Tenim; Munzurdan, güneşin kavurduğu,
Karın dondurduğu, esmer topraklardan.
Terim; Hint Okyanusunun tuzlu suyundan,
Gözlerim; Everestin obruklarından,
Ayaklarım; Sahrada savrulan kızgın kumlardan,
Hislerimse; Kaf Dağından,
İnancım; Peygamberler katından,
Ruhumsa; bilinmezler yurdundan,
İsyanım; patlamaya hazır Etnadan,
Suskunluğum; fırtınalara alışmış Ummandan,
Kederim; Meryemin gözyaşlarından,
Kibirim; kuğu kanadından,
Güleryüzüm; Anadoludan,
Kahredişim; Ortadoğudan,
Ve Sevgim; Hititlerden kalma sevgilim.
Birbirini deliler gibi seven iki gencin, 'Seni Seviyorum' sözünü çiviyle kazıdıkları kaya parçasından çünkü kalbim.
Kazınırken kayaya ateşli duygular,
Kanayan parçalanan bendim.
Şİmdi sana kalbime kazınan o sözün ilk günkü heyecanı ve inancıyla haykırıyorum.
SENİ SEVİYORUM, SENİ SEVİYORUM, SENİ SEVİYORUM...
Kayıt Tarihi : 30.3.2010 02:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!