Seni koklamak,
bir dağın yalnızlığında çamların iğnesi,
nefesime batıp, ordan kalbimi genişleten,
kalbimin içinden,
durmaksızın çağlayanlar, ırmaklar akıtan, yataksız, arsız,
bir nehir...
Körüm senden başkasına,
görmedim, senden başkasını,
bilmem, senden başka dil, dudak,
yazdığından başka söz,
bilmem,
senden başka yaz, bilmem, olduğun iklimden başkasını..
geçiyor ömrün, ömrümden ayrı yerde, ömrümün uzağından, önünden...
bir ah çekiyorum gözlerimle,
gözlerinle duy,
yıkılsın kapı, duvar...
önüme dikilmiş...
yırtılsın güneşlik, yırtılsın perde,
Divaneyim yolunda,
bir yıldız,
ışığında sönmeye gönüllü,
Yarınlar biriktirdim sana..
Çocuklar, dişleri kaşınan, gaz sancılı..
Çiçekli masa örtülerinde, demli çaylar,
Sabah günaydınları..
papatya kokulu yastık kılıfları saçlarında,
biraz kanepe, biraz buzdolabı kapısını açıp oyalandığın...
Gitmek gelmesin geri,
Gelmek kalsın,
Beklemek bitsin,
Kavuşmak kalsın,
Dağlar verdin deldim bak,
Okyanuslar verdin geçtim,
çöller verdin aştım bak,
Aklım vardı evvelden,şaştım..
herşeyden kaçtım bak,
Yine sana geldim!
Kayıt Tarihi : 29.6.2014 03:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!