Aşka, ayrılığa, hüzne dair söylenmemiş,
Ya da yazılmamış cümle kalmış mıdır?
Bu ülkenin insanları;
Avrupada yaşayan,
İstanbul’da çalışan,
Ya da Anadolu'da çoban.
Aşktan yana neyse kısmetine düşen, adaletle almış mıdır?
Alamam sandım, belki geç kaldım,sonunda aldım.
Hemde istemeden, verin demeden hatta tercih bile etmeden.
Adaletli yanı var mı bilmiyorum.
Aldım aklıma, vurdum sırtıma, gözü kapalı yürüyorum.
Yalnızca bu sevdada, seni istemiyorum.
Sen olmadan, senle çok şey paylaştık;
Deniz kenarında balık yedik,
Sahil sinemasında, romantik film seyrettik.
Sonra seni iş toplantılarıma kattım.
Bende kalalı beri, geceleri senle yattım.
Diyeceğim o ki, adın her neyse yar ya da sevgili,
Türkiye’nin fiziki haritasında, bir tek ağaç ne kadar önemliyse
Senin fiziki yapın, benim için o kadar önemli.
Mecnundan öğrendim işin sırrını.
Ruhun bende kalsın, al git fiziki pırtını.
Sen
Aklımdan, kalbimden silemediğim,
Gözümü açtığımda, yanımda istemediğim,
Ömrümün, elinde noktalanacağını bildiğim,
Ölüm meleğim…
Sen
Lüks lokantanın aşçısı ya da otomobilin motor kayışı,
İlkbaharda, sevda yağmurlarının usul usul yağışı,
Sızma öncesinin son birası,
Adem ile Havva'nın mirası.
E be sevgili, e be yar çöktün içime,
Sakın, ama sakın ha döneyim deme…
Kayıt Tarihi : 14.2.2009 00:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)