Seni Hüzne Salan Dert Midir Nedir

Vurgunum gözüne birde kaşına
Dayanamam gözündeki yaşına
Neden geziyor yalnız başına
Seni hüzne salan dert midir nedir

Bir bakışın bin ocağı söndürür
Perperişan eder kaysa döndürür
Aşkın mızrağıyla seni öldürür
Aklını yitiren sevdamı nedir

Garip garip mahzun mahzun gezersin
Kanadı kırılmış kuşa benzersin
Sen kendine neler neler edersin
Seni Leyla eden çöl müdür nedir

Canını koymuşsun bilinmez yola
Aşık maşukuyla girer kol kola
Seni yakıp yıkan bir yiğit mola
Külünde yok eden Aslı mıdır nedir

Sevda görünüyor bakışında
Bir eser kalmamış şen şakışında
Dağlar iniliyor haykırışında
Ciğerini söken yar mıdır nedir

Daha yaşı ne ki omuzu çökmüş
Kamburlaşmış beli içinde çökmüş
Ciğerleri parça parça sökülmüş
Savurup götüren yel midir nedir

Seni gören sanır sevmiş birini
Bülbül eşeliyor gülün dibini
Gönül ayırt etmez güzel çirkini
Sevda volkanında kül müdür nedir

Ver elini dilber dayan koluma
Dağları delerim çıksa önüme
Dokunmam teline birde boyuna
Seni şirin eden Ferhat mı nedir

Cayır cayır yanar aşkın közünde
Nağmeler dökülür gönül özünde
Hal kalmamış çehresinde yüzünde
Katre katre erir mum mudur nedir

Yahşi diyor onu gördüm göreli
Kızıla boyanmış gözünün seli
Kaybolmuş umudu bitmiş mecali
Seni kahreyleyen kul mudur nedir