Seni Güzel Hatırlamam İçin Beni Terk Et

Handan Koca
86

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Seni Güzel Hatırlamam İçin Beni Terk Et

Seni güzel hatırlamam için beni terk et. Gözlerine söyle arkasına bakmasınlar. Çünkü arkana döndüğün anda o istemediğin aşkın baktığın yede olmayacak. Aşkını istemediğin için o da gidecek senden. Benim gözlerim hiçbir zaman korkmadı ağlamaktan, sevmekten ve aşktan. Varsın ömrümü uğrunda öleceğim bir sevdaya adayayım. Varsın yıllanmış bir aşkı yudum yudum içip sevdamı ayyaş bir aşka meze yapayım. Ömrün için ömrümü vereyim hiç düşünmeden.
Keşke ütopyalarımın içinde gizlenen çocukluk hayallerimin kahramanı olsaydın. Üzerine titreye titreye büyüttüğüm tok sevdam. Masallarda dinlediğim en saf aşkım olsaydın. Adına binlerce kez şiirler yazsaydım. Oysa ben senin bir damla gözyaşın kadar değilim. Benim, şarkılarımın içinden kaçarken sevda çığlıkları. Ben senin bir nakaratın bile değilim dilinde dolanan. Beklide hiç olmayacağım.
Lütfen, seni güzel hatırlamam için beni terk et. Çünkü o zaman benimde ‘beni çok seven biri olsun’ diye bir dileğim olacak. Gerçek bir aşkım olması için dilek tutacağım kayan yıldızlarda ve her kayan yıldız umudum olacak. Oysa şimdi bütün dileklerim ayaklarımın dibinde. Dünya tersine mi döndü ne hiçbir yıldız kaymıyor. Limanlara uğramıyor gemiler. Gelenlere vereceğim selamlarım cebimde kaldı. Verecek bir selamın yok ve bütün mendillerim ıslak artık.
Şimdiler de ne kadarda yalnız aynadaki suretim. Kime benziyorum bilmiyorum ama galiba en çok sana. Çünkü sen yalnızlığı seviyorsun. Bunun için, aşk ve ben seni sırtından vurmaya karar verdik. Birazdan seni ayrılığa gömecek ve ses çıkarmadan ayakucumuza basa basa gideceğiz. Belki canın acıyacak ve boğazına yapışacak acın. Bir yumruk gibi duracak aşk boğazında ve sen yutkunamayacaksın. Sonra ben senin gözlerine düşeceğim. Bir buhar olacakken, ciğerlerinden damarlarına ulaşacak ve kalbinde gezeceğim. Sen hep kendini yalnız hissedeceksin fakat ben hep senin yörüngende olacağım. Sen hiç bilemeyeceksin. Ben hep sana yağarken, sen hep başka tenlere damlayacaksın. İşte bu nedenle biz seni vurmaya karar verdik. Üzgünüm, aşkım ve ben seni öldürmeliyiz.
Kabul ediyorum ben bir suçluyum. Ondan olmalı bu kadar çektiğim ceza. Bir suç işledim ve cezalandırıldım. Katil diye adlandırılsa da adım seni öldürmeliyim. Lütfen ben seni öldürmeden beni terk et. Seni hep güzel hatırlamalıyım. Bende bırakıp gideceğin cansız bir beden olmasın. Hiç olmazsa aşkını avuçlarımın içine bırakıp git. O buna değdi, ölmeyi hak etti dememeliyim. Seni öldürmemeliyim. Beni buna zorlama beni bir katil yapma ne olur. Çık git arkana bile bakmadan. Yetim çiçekler gibi bırak beni. Ben aşkımla kendimi sularım. Bülbülde öyle yanmamış mı güle? Kanıyla sulamamış mı gülünü? Ben kendime yeterim, beni merak etme. Sadece seni güzel hatırlamam için lütfen git.
En isyanlı cümlelerim bu yazdıklarım. Farz etki bir dağa çıktım ve gitmen için avaz avaz sana bağırıyorum. Toplanacak çok bir eşyanda yok. Zaten bir bavulluk sevdaydı senin ki. Çok fazla zorlanmazsın zannetmiyorum.
Lütfen, seni güzel hatırlamam için beni terk et. Giderken üzerimde bırakacağın yamalı, düğmesi kopmuş bir sevda olmasın. Kaldırımlara mahkûm etme beni. Kimseden aşk dilenmek istemiyorum. Bırak ta sevmeye yetecek kadar yer kalsın gönlümde.
Sen hiçbir zaman benim içimdeki hazinenin farkında olamadın. Oysa ben yüreğimin içinde sana bir inci tanesi saklıyordum. Seninse açılmıyor ağzın, suskun dilsizsin. Kendi yüreğinde İncin olmadığı için anlamsızsın.
Şimdi gitmelisin çünkü ben, kim bilir aşkımı kaç defa tutuşturup kaç defa söndürmek zorunda kaldım. Kaç defa sen büyüdün dediklerinde, tüm kapıları kapatıp aşkımın küçülmesine izin verdim. Bilemiyorum. İnan hiç bilemiyorum. Fakat bildiğim bir şey var ki aşkım için seni öldürmeliyim. Üzgünüm bu senin tercihin. Özgürlük semalarda kol gezerken, ölümün gözlerine hapsolmayı sen istedin. Bu kör karanlıkları, sana ben armağan etmedim. Ben gitmeni istedim çünkü sen benden korkuyordun. Çünkü ben senin sevip itiraf edemediğin aşklarının şahidiyim. Ben bir fon müziğinin ardından okunan şiir, söndürdüğün hayallerini tutuşturan bir kibrit kutusuydum. Ben Beklediğinin hiçbir zaman gelmeyeceğini sandığın rüyalarındaki liman, şiirlerde âşıkların saçlarını dalgalandıran rüzgârdım. Çünkü ben Ayrılığın ayak bağıydım. Sahiplendiğin karanlığı yakan ışık, seni pencereye çağıran yağmur damlalarında anlamlandırdığın hüznündüm. Sevda âşıkların caddelerinde gezerken, çıkmaz sokakların kapısıydım. Hapsolduğun yalnızlığın anahtarı, Çok sevip hatırlayamadığın şiirlerinin ezberiydim. Ben gitmeyi isteyip gidemediğin yolların sonuydum.
Galiba gerçek son bu. Şimdi ikimizde yolların en sonundayız. Belki farkında değilsin. Hemen anlamazsın tazedir yaran. Bak elini kalbine koy, ılık ılık akıyor aşk damarlarından. İlk başlarda acıtmaz canını sevgisizlik, anlamazsın. Zaman geçtikçe daha çok acır canın. Nasıl bir kopan parmakla yaşamaya alışamazsan. Aşk olmadan da yaşamaya zor alışırsın. Sonradan anlarsın değerini aşksızlığın. Yanarsın, eyvahlara karışır sesin. Yavaş yavaş sayarken saçlarındaki akları. Ne oldu bana dersin. İşte o an anlarsın. Elini kalbine koyarsın. Bakarsın ki koca bir boşluk. İstemediğin o aşk seni vurmuş, sökmüş almış kalbini yerinden. Evet, aşk ve ben seni vurduk. Ayaklarımıza kan, bastığımız yerlere ayrılık bulaştı. Fakat biz memnunuz halimizden. Her yerde izimiz olsa da aşkla gidiyoruz her yere. Sen bana aşık olma dedin. Biz seni vurduk aşksız günlere……...

Handan Koca
Kayıt Tarihi : 16.5.2010 16:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Yaşar Bayar
    Yaşar Bayar

    Kalbinizin görkemini dile getirmişsiniz.. şakıyan bir kuş gibi...

    Cevap Yaz
  • Ayşe Yarman Öztekin
    Ayşe Yarman Öztekin

    Keyifle paylaştım .
    Tebriklerimle.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Handan Koca