Seni gördüm kirli bulutların altında
Küçük izlerimizle çiğnediğimiz sokakların alnında
Yılların an taşları hayatıma dolmuş
Sevdanın rengi bende donmuştu
Geçmişin çocukluğundan çalarak kadın haline saldın
Hasretin karanlığından çıkarak gözümü aldın
Seni gördüm uzun suların akıntısından sonra
Düşlerin penceresini elimizle aralardık
Sevdamızın serçesini ufuklara salardık
Gözün gözümde erirdi
Sözün sözüme esirdi
Ah..! Dişlerimde öğüttüğüm pişmanlık taştı
Yüreğimin intizarı damarımı yırtarak aştı
Sana dönseydim, sevgimize örseydim
Yıldızları avuçluyarak kalbine koymuştum
Dalgaları kucaklıyarak başına dökmüştüm
Şafakların tebessümüne seni sormuştum
Hülyalarımız arasına seni sarmıştım
Sokakların seninle eskiyen kirlerinde
Anılarını getirerek aklımın kalıbına bıraktın
Seni gördüm ince dilin akrebinde
Senden çocukluğumuzun şadında kopmuştum
Gördüğümde ise; alnı kırışmış, gözleri yırtılmış
Birde: şefkatle ellerini tuttuğun evlatların vardı
Seni hayalimin tarağında eşim yapmıştım
Derme çatma bir evimiz
Yuvamızı şenlendiren çocuklarımız...
Karanlığın hasretinden ansızın göründün
Ve... bende akşamın karanlığında karardım
Yitik şehrin kaldırımlarına vurdum
Gözlerimi acının yağmuruna sürdüm
Kayıt Tarihi : 25.10.2005 20:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)