Seni Düşünürken
Seni düşünmek, başlı başına bir sanat. İcra edilen bir müziğin notalardan sese dönüşmesi gibi. Beni alır içimde ki benliğimden uzaklaştırarak enginlere götürür. Bana sormadan.
Nefesim gibi seni alırım, vermem, ucar gidersin diye korkudan. Seni düşünürken hissettiğim o hoş kokulu ıhlamur aroması dolar içime… Rüzgar senin kokunu getirir leylak ağacının mayıs çiçeğinden, iğdesinden… Tatlı bir telaştır içimi sallayan gerilim. Bir tepenin en doruk noktasındaki rüzgar olurum serin serin ve püfür püfür esmek, kokularımı kokularına karıştırmak için. Gökyüzünde mavi bulutlarla sararım damla damla sana yağmak için. Seni düşünürken göğün en yüksek katlarına çıkarım birden senin önüne düşmek için. Arşa degerim anlımla o alımlı, candan beni yakan bakışlarına yem olmak için. Canım Benim, seni düşünmek sadece bu mu? Elbette hayır! Seni düşünmek kendimden geçmem demektir sensizliği aşmak için.
Bazen sakin bir denizin uçsuz bucaksız maviliklerinde dalga olurum kıyılarına vuran. Kumsalda kalan. Ayak izlerinde kayıp olup giden. Seni düşünürken, seni yazarım. Yanlızca düşüncelerimde seni anlatırım kendime ben. Binbir simanla… Hafiften bir heycanla yola çıkar ve doruklara tırmanırım heyecanı bilgisayarın başında, koltuğun gıcırdamasında seni hissederim, seni düşünürken. Yıkılırım bir sarhos gibi… Bu yüzden şu anda da koltukta doğru bir şekilde oturmuyorum. Dengelerimi pozitif anlamda kaybediyorum. Sana ruh halimi içimden otosansürsüz bir şekilde yazarken. Caanım Benim, bu sana aktardığım bininci yazı veya birinci yazı olsa da önemli değil, önemli olan hissettiğim heyecan.
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta