hava sabahın körü
saat çok soğuk
günün burnu göründü
güneş doğuyor
normal bir doğum
en az seni seviyorum kadar
uykusu ısırılmış bir minik
içten buğusunu siliyor camın
bakıp gülüyor, sildiği yerden
içtenlikle
ben de ona bakıp seni seviyorum
en çok da yalnızlığım üşüyor
ellerim ceplerimin derinliğinde
kulaklarım savunmasız karşılıyor soğuğu
üşüyorlar
benim seni sevdiğim gibi
bu soğuk, bütün dünyanın
yalnızca bizim mahallesini mi donduruyor?
hiç kimseye soruyorum
cevap: seni seviyorum
ilginçtir ağaçlar üşüdükçe soyunuyor
ya da yapraklar zor zamanda terk ediyor ağacı
üzülüyorum
öte yandan seni de seviyorum
birer birer açılıyor rızık kapıları
her birinden yırtıcı çığlıklar yükseliyor
ve her defasında uyanıyorum
kendimi uyanık sanmaklığımdan
uyanır uyanmaz seni seviyorum
sabahın uyanışını seyrederken ben
hayatın çapaklı gözlerini yıkıyor birileri
bense şimdiki zamana
seni seviyorumlar serpiyorum.
Kayıt Tarihi : 22.1.2019 21:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Üniversite yıllarında Konya sokaklarındaki gezintilerimizden kalma bir şiir. Yıl 2000.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!