Şengal Şiiri - Burhan İşiyok

Burhan İşiyok
187

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Şengal

ölüm hep Ezidi'ye mi düşer
öldüler dağlarda, öldüler tenhalarda bir bir
bir damla suya muhtaç, bir dilim ekmeğe
ve ölüm yalınayak çırılçıplak
geride kaldı filintaları, geride kaldı pirleri
dağlara tırmanabilen ve bebeğini kucaklayabilen
düştü yollara ağustos sıcaklarında
gökte elli derece sıcaklık, yerde nem, yerde yumurta kavrulacak
baktılar geriye doğru, baktılar terk ettiklerine
kız çocukları ve analar rehin
kim bilir hangi pazarda kaç kuruşa bedenler
ve kim bilir hangi salyalı ağızlara mezeler
o saçları kıvrık, yanakları çukur, gözleri renk renk esmer Ezidi Kürt çocukları
analar kayıp, babalar paramparça, kol bir yana, gövde bir yana
katledilenlerin sayısı üç bini geçti
beş bin üzeri kayıp masum insan, çoğu kadın ve çocuk
kim bilir hangi ahlaksızın küfründen, azarından ağlamaklı, aç, susuz ve uykusuz
ey yüreğim! sen şimdi hawar mı dersin buna, cehennem mi hawar ötesi mi
var mı bu ağustos sıcağında lügatlere girmiş böyle bir vahşet
bir yandan Mahmur'un çamurlu, dağınık saçlı, acı yürekli sürgün ve talan çocukları
bir yandan Kerbela ötesi bir yangın
ve bir yaşlı dede eşek sırtında ulaşmış dağlara, sinek üstünde eksik olmaz
kokmuş bütün bedenleri organları
ey yarası kabuk tutmayan Şengal halkı
şimdi hangi şiirle anlatabilirim ki bu vahşeti
kelimeler az kalır bilgimse yetersiz
şairliğimden utanırım, bulamam diye bu vahşete bir terim
şimdi gel de gecenin adını koy
önündeki sofraya otur
ve hiçbir şey olmamış gibi yemeğe daldır kaşığı
bu vahşeti Kerbela, bu zindanı kara, bu kabuğu yara, cehennemi yaz
bu satılmış yaratıklara ne küfürler dizsem az
ve ey ağustos sıcağı! sen de gökten biraz yağmur, biraz da merhamet indir.

Kuzey Rüzgarları, 2015

Burhan İşiyok
Kayıt Tarihi : 15.2.2021 18:33:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Burhan İşiyok