Sensizlik zindanına düşerek mahkûm oldum.
Alevler sardı beni, acı ve keder doldum.
Bazen dayanamadım bak saçlarımı yoldum.
Döküldüm yaprak yaprak, çiçekler gibi soldum.
Şu ayrılık ateşi yüreğimde bir hançer…
Günler yıl gibi bana, bu ömür nasıl geçer?
Sevdalım seven kalbi üzmek midir ki hüner?
Bittim, tükendim artık, nola bana umut ver.
Aşkın yaktı kalbimi çöller gibi kavruldum.
Sen estikçe sinemde ben kül olup savruldum.
Gözüm görmez kimseyi çünkü sana vuruldum.
Aç artık şu gönlünün babını çok yoruldum.
Senden ırak kalalı hiç dinmedi göz yaşım.
Vuslatsız geçen her gün eğik duracak başım.
Ne hazin bir halim var aşkımdır tek sırdaşım.
Artık dön de gül bana sanadır yakarışım.
Sensiz geçen günlerim acıtıyor canımı.
Ne olur benden uzak eyleme cananımı.
Sen, sen diyerek damlar, akıtsam bu kanımı.
Seni çok seviyorum hadi duy figanımı.
Sensiz her saniye benim için bir zulüm.
Ayrılıktan basitmiş inan korkulan ölüm.
Gerçek ölüm firakmış yanlış değil bu hüküm.
Bak bana yaşayan bir meyyit gibiyim gülüm.
Gönül dünyamı sardı yüzlerce kara bulut.
Lal olan şu ruhumun tercümanıdır sükut.
Sende kaybettim beni, kalmadı bende umut.
Hercümerç oldu dünyam, lütfen şu elimden tut.
Bak yine kapındayım, gerçek aşkta yok gurur.
Çekinme, ver elini, sevgimde olmaz kusur.
Senle benim arama çekme aşılmaz bir sur.
Başka bir şey istemem, bana yeter bu sürur.
Yokluğunda ne yazın anlamı var ne güzün.
Hayalimde yıldızlar gibi parlıyor yüzün.
Elmastan değerlidir bana şu iki gözün.
Kışları bahar eder bana bir “evet” sözün.
Kayıt Tarihi : 7.11.2009 22:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)