Dili yok, mühürlü dudakları
Gözleri keşke kokulu söndü sönecek bir mum kendi karanlığında
Yandıkça kirpiklerine akıyor ayrılık, soğuyarak donuyor bakışlarında
Birkaç kırık sözcüğün fısıltılarını dinliyor
Susarken bir çığlık yükseliyor, sessizlik sağır da edermiş
Yeni öğreniyor...
İçinde can çekişen umutların ayak seslerini duyumsuyorum
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
bir mum yakıyorum karanlığına
Nefesim vuruyor soğuk pencereye
o da senin gibi karanlık, var yok arası'''
kelimeler mükemmel seçilmiş
titizlikle bulunmuş
Büyük bir ustalıkla şiire dokunulmuş
Tebrikler
Saygılarımla
kalemine, diline ve yüreğine sağlık, elinizden kalem, yüreğinize elem düşmesin. Mehmet Postallı
Kabusların uğrak yeri uykularım
Ve uğultulu bir ölüm senden sonra uyanışlarım....
tebrikler
sevgilerimle
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta