Sen ne merhametliydin ey nebi!
Gafletin son raddesine kadar hükümran olduğu topraklarda
İnsanlar yüceltiyorlardı inkarı,kalplerini karartmıştı asilik
İnsanlar ilahlaştırıyorlardı taşları
Sense hakka imana çağırdığın için onları,taşladı seni nasipsizler
Gazap için kainat tek sözünü bekliyordu
Uğruna alemler yaratılan sevgili taşlanıyordu
Kan sızıyordu toprağa ayaklarından,toprak bile yutmak istedi beni sakifi
Ve sen ellerini kaldırdın semaya,güneş o an secde etti avuçlarına
Arş titriyordu felaketin ağırlığından
Ellerin hala açık gökyüzüne
Affet Allahım dedin,bilmiyorlar,bilmiyorlar bilselerdi
Yapmazlardı...
Senin canına düşman olmuşlardı ey resul!
Senin rabbine imandan acizler bilmiyorlardı ki
O isterse bir güvercinle korurdu habibini
Örümcekle saklardı perde inmiş gözlerden
Kum taneleri alaşağı ederdi düşmanı
Çünkü o isterdi
Senin yiğitlerin vardı ya Muhammet!
Hamza'n,Alin,Ömer'in,Sümeyye gibi şehitlerin
Onlar ki dinleri için ölüme tebessümle geçti ömürleri
Onlar ki canlarından öte can bildiler seni
İslam uğruna herşeyi terkettiler
Vazgeçtiler,dünya malı neydi ki
Sen en muzaffer komutansın ey elçi!
Bedirde dinin için kapandın secdeye
Allahım dedin,eğer bu bir avuç müslüman kaybederse savaşı
Yeryüzünde sana ibadet eden kimse kalmayacak,yardım et yarabbi!
Sen dilersinde,olmazlara sınır vermek mümkün olur mu
Sen istersinde,boş mu döner ellerin
Dönmeyecekti tabii,küfre mezardı bedir
İsteyen sen olmuştun,rabbin çokça verendi
Sen en büyük öğretmendin ey Ebu Kasım!
Bize islamı öğrettin,insanlığı,doğruyu
Kapıya geleni boş çevirmemeyi,bedel istemeden vermeyi
Birbirimizi sevmeyi,kardeşliği,cömertliği
Oku diyordu kuran,okuyunuz buyurdun
Esirliğin bile diyeti insanlara okuma yazma öğretmekti
Sen öğreten oldun hep
Sen hasanı,hüseyini severdin,bedeviler şaşakalırdı
Ancak kalbi kararmış olan sevmeyi bilmez derdin onlara
Değişmedi hiç bir şey,sen öğrettin
Kalbi karalar sevemediler bizi
Sen alemlere rahmet için gönderilen peygamber!
Biz mahrumiyetimizi kader diyerek avutmaya çalışırken
Aslında seni görememenin ızdırabından doluyor gözlerimiz
Devende bir tüy olmaya bile razıyken
Bu asırda hangi saltanat oyalayabilir bizi
Senin asrında olsaydık eğer
Belki bir kere görebilirdik gül yüzünü
Yahut senin kokun sinerdi üzerimize
Şimdi asrımdaki insanların yüzlerinde ki acımasızlık beni korkutuyor
İnsanlar senin kazandırdıklarını kaybetme yarışındalar sanki
Örnek sen olmayınca viran oluyor bilinen her şey
Artık asri bahaneler türetiliyor bizi yolundan ayırmak için
Bizse tüketene kadar son nefesimizi
Seni örnek alacağız peygamberim
Zaten senden ötesi varmı ki?
2005-03-17
Abdülkadir KaracaKayıt Tarihi : 30.6.2005 22:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!