Kırık dökük bir hayattan,
Derme çatma yaşantıdan,
Kör ve topalca geliyorum ben,
Cesareti olan okusun bu şiiri,
Korku tüneli değildi,
Bizzat korkunun içinden geliyorum,
Üç yaşındaki çocuğun,
Uyurken karabasan çığlığından
Dil tutulmasından geliyorum,
Hâlâ cesareti olan varsa okusun
Bu şiiri,
Üstümde dört katın ağırlığını,
Koca koca betonların,
Ok gibi demirlerin,
Bıçak gibi kapı köşelerinin,
Ve çığlığımda gizli korkunun,
Ve enkazın altından geliyorum,
Tanıyın beni,
Ben Enkaz,
Ben kıyamet,
Lan sende haline şükret,
Yelkovanın akrebe uyduğu,
Fırtınadan arta kalan
Saniyelerin kaydettiği,
Yarım yamalak insanım ben.
Üzerimde iki yıl öncesi hırka,
Bir ay öncesi Rebul kokusu,
Ayağımda çatlak derili ayakkabı,
Başka kaderlerin kemeri,
Yok olmuş şehrin ağır havası
Kendimde değilim
Ama insanım...
Kan kokuyor bu şehir,
İlahi adaletin ağırlığı ile,
Enkaz enkaz dolaşıyorum
Kaybettiğim gençliğimi arıyorum,
Ve sonra aklıma geliyor
Ben insanım
Ben insan.
Sende insansın.
Ben gibi..
Kayıt Tarihi : 7.6.2023 22:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
--------
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!