Sen Yoksun Şiiri - Abdurrahman Tutar

Abdurrahman Tutar
3

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sen Yoksun

Öyle bir özlem var ki içimde
Bildiğin her şeyi unutmak gibi.
Öyle bir çaresizlik var ki içimde
Ağlamak gibi.
Sonbaharda dökülen son yaprağın, sonbahar için nasıl önemi varsa
Nasıl ki son yaprağını kaybetmenin, hüznü kalıyorsa içinde.
Benim de kalmışsın içimde, kaybetmeye kıyamadığım son yaprak gibi.
Öyle ki düşen son yaprak sonrası
Uzun bir hüzne bürünüyor mevsimler.
Ve
Ne kadar çiçek varsa beyazlarla kaplanıyor.
Son yaprağın özlemi var içimde sana karşı,
Nazım'ın mısraları var.
Ve öyle özlem ki
Dolu rüzgarların eşiğinde yakalandım yine hasretine.
Ben karanlık savrulmuş, rüzgarın eşiğindeyken nefes bile almak aklıma gelmiyordu.
Durdurmak için koştum peşinden nefesimin,
Acıtıyordu ama hissizlik sarmıştı bedenimi.
Bitmek bilmiyordu bu çaresizlik
Kaldım, kaldım taş misali, yalnızca bekliyordum.

İlk günkü gibi saat sabah sekizi beş geçiyordu.
Beraber kahvaltı yaptığımız vakit.
Durdurdum zamanı artık.
Her sabah kalkıp sekizi beş geçe kahvaltı yapıyorum
Ama sen yoksun.
İki tane bardak koyuyorum sofraya,
Sen yine yoksun.
Çayına şeker atmak istiyorum,
Ama çayın her sabah soğuyana kadar sofrada duruyor.
Sen yine yoksun.
Acıtıyor, ta içimden acıtıyor ta yerinden
Bitmeyen çayın, benim ta içimi acıtıyor.
Sonra kalkıyorum yürüyüş yaptığım yere gidiyorum.
Ölene kadar bayılana kadar koşuyorum.
Sen yine yoksun.
Dönüyorum dinlendiğimizde şu içmek için gittiğimiz çeşmeye, yüzümü yıkıyorum
Sen yine yoksun
Gün bitiyor, eve dönüyorum.
Bakıyorum ki..
Sensiz bende artık yokum

Abdurrahman Tutar

Abdurrahman Tutar
Kayıt Tarihi : 12.3.2022 14:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Abdurrahman Tutar