Bakır rengi gün bitimi saatleri,
Özgürlüğe kanat çırpan balıkçıllar, martılar,
Yukarı terastan seyrettiğimiz mavi ufuklar,
Dalga sesleri arasında kaybolan sohbetler,
Şimdi suskun o sahiller.
Gece yarıları, gündoğumu saatleri,
Dost meclisinde içilen kadehler,
Tükenen umutlar, sarhoş özlemler,
Yangın yeri yürekler,
Şimdi suskun o sofralar.
Yaşamın hüznünden habersiz,
Kısa çimenler üzerinde oynayan
Almira, almila,
Uçurtmasını bir türlü uçuramayan
Atabey, arslan,
Osman, Mert; Delikanlı sefalarında,
Şimdi suskun o çimenler.
Benim adım “Ayhan” kimliğinde kaybolanlar,
Arabasını çaldıran Abdullah ‘ın;
bulduğunda ise sözünü unutan kıvırmaları,
Kızdığında üst katın yolunu gösterenler,
Üçüncü Viski şişesinin son kadehinde olanlar,
Şimdi suskun o masalar, o kadehler.
Mor dağlarda menekşeler açmıyor,
Gök gürlemiyor, yaz sağanakları da yok,
Boz bulanık çayırlar, çimenler, çiçekler,
Şimdi suskun o sahiller,
o sofralar,
o çimenler,
o masalar, o kadehler,
Anlamını yitirmiş yaşamalar,
SEN YOKSAN.
Kayıt Tarihi : 5.12.2003 20:41:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nihat Albayrak](https://www.antoloji.com/i/siir/2003/12/05/sen-yoksan-9.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!