Küçük bir oyun parkında başlamıştı
Hayatın duyabildiğim ilk ağıdı
Çocukluğumun en derin yarası,
İnancımın en büyük düş kırıklığı,
Kalp ağrısı.
Neden diye sordum
Tanıdığım en güçlü kadına.
Sardı gövdesini cahilliğime
Fısıldadı kulağıma yağan yağmurlarla
Ağlamadım,
Öptüm
Sırılsıklamdı güven kokan yanakları.
Gidip sökeyim dedim yüreğini, getireyim sana
Yeter ki sen sakla bulutlarını
Güneşimin ardına.
İhanet geçiyordu okuduğum bir kitapta.
Yakar mıydı yanar mıydı bilmem
Tecrübe etmemiştik biz.
Şimdi bütün telaffuzlar eksik
Atlayıp geçiyorum
Bu üzerime giydiğim sahte bir cahillik
Başımın yastığa düştüğü yerde
Yalnız değilim
Ağlamaklı bir gölge sıvazlıyor yüreğimi
Geçer diyor, bugünler de geçer.
Sen ümidini asla kaybetme kızım
Günler, aylar, mevsimler
Bir kısrağın kuyruğunda
Bir gün otobüsü, bir gün treni sollayıp geçiyor
Kadının elleri, ellerimde
Bembeyaz, şefkatli yüzüme bakıyor
Çiçekli elbisem diyorum, kaldı o şehirde
Saatlerce beklediğim kapı,
Artık tek başına kaldı
Hiç söyleyemediğim o kelime lügatlarda kaldı
“Sen yetersin, dünya yeter, biz yeteriz…”
O günden sonra yağmur yağmadı odama.
Bir kudret tamir etti sanki yüreklerimizin çatısını.
Sarıldık.
BABA koktu annemin avuçları.
Kayıt Tarihi : 29.11.2018 21:56:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Dilara Gökçe İnce](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/11/29/sen-yetersin-6.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!