Gözlerim yine ağlamaktan yana. Tarafsız yalnızlığımı istiyorum. Seninle başlayan, seninle devam eden ve seninle bitecek olan yalnızlığımı istiyorum.
Sen benim yalnızlığımın başkentisin. Bu akşam ki yalnızlığımı sağır ve dilsiz bir adama benzetiyorum. Ne derdini anlatabiliyor, ne dertten anlıyor. Aynen sen gibi! Kelimeler üst üste ihanet ediyor bana. Aldırış etmiyorum, ne de olsa alışkınım.
Sana yazdığım ilk ve son mektubuma böyle başlamak istemezdim. Ama hatırlarsan böyle bir “özür”le başlamıştı her şey. Anlatamadığımız anlayamadığımız tüm konuşmalar için özürle başlamıştık konuşmaya. Tarihi bilinen ama adı saklanan kelimelerin arkasından seyrediyorduk birbirimizi. Öyle keskin cümleler kuruyorduk ki sanki bileklerimizi kesiyorduk. İntihara zorluyorduk birbirimizi.
Hangi kelime bizi yaralasa o kelimeyi ilahlaştırıyorduk. Hangi harf bizi acıtsa, cümle içinde en çok o harfi kullanıyorduk. Özel bir rekabet halindeydik. Kim daha çok kanatsa o günün birincisi oluyordu. Karaladığımız tüm yazılar birbirimizi kanatmak içindi.
Her tarafı kana bulayıp, her gün hiçbir şey olmamış gibi evlerimize dönüp, usulca yatağımıza süzülüyorduk. Yaptıklarımızın muhasebesini yapıp, günü hangi yaralarla kapattığımızı kontrol ediyorduk. Ellerimize ayaklarımıza bedenimize bakıyorduk, kızaran, kanayan yanlarımıza bakıyorduk. Her yerimizi özenle tek tek okşuyor, öpüyor, kokluyorduk. Yaralarımız ve yalnızlıklarımız birbirimizin kokusunu veriyordu. Ve bu koku bizi acayip rahatlatıyordu.
Ama rahat değildi vicdanımız. Ve bizi rahatsız ediyordu durmadan içimizdeki alışkın olmadığımız o ses. Öyle çınlatıyordu ki kulağımızı, evin her yeri acayip gürültüye boğuyordu. İkimiz de birbirimizi kendimizle aldatmanın acısını yaşıyorduk. Yaralanıyorduk odalarımızın en kuytu köşelerinde, parçalanıyorduk. Ne kadar kanatırsak yaramızı, o kadar bağlanıyorduk. Ne kadar seversek, o kadar uzaklaşıyorduk birbirimizden!
Biz aşkı değil, yalnızlığı sevmiştik! Simdi ne zaman kanayan yarama baksam, acıdan ziyade seni görüyorum. Sevgi sözcüklerinin hiçbiri seni hatırlatmıyor. Sen benim yalnız, acıtan, kanatan yanımsın. Öyle bir sen ki bu ömrümün sonuna kadar bir yandan beni sızlatıp diğer yandan yaşatacak değerli bir hatıra gibi.
Elini tutarken idam cezasına dünden razı olan bir ölü adam oluyordum. Yaşadıklarımızı o kadar eskitmiş, o kadar kanatmış o kadar çürütmüştük ki, bu ilişkiyi idam etmekten bile acizdik. Çünkü bu ilişki biterse biz de biterdik.
Özür dileriz aşktan. Biz aşkı değil birbirimizi kanatmayı, yalnızlığı, acıyı sevdik. Sizler gibi sahte sözcükler fısıldamadık kulaklara. Yalanlar söylemedik, haksızlıklar yapmadık. Aldatmadık birbirimizi hiç. Sözümüzde durduk, yalnızlığı doğurduk. Sakat doğacak hüzünlerimiz olmayacak asla.
Sen yalnızlığımın başkenti oldun. Beni en iyi tanıyan, anlayan, yaralayan. Ben acıyı hüznü yalnızlığı seninle sevdim. Seninle alıştım en kötü günlere.
Yanımda olduğun ve beni kanattığın için teşekkür ederim sana.
Yalnızım yalnızca, hepsi bu
Yalnızlığım beni içine çekiyor
Ben yalnızlığımı
Hatırlar mısın nerelisin diye sormuştun
Cevap veriyorum şimdi
Ben aslen yalnızım
Kayıt Tarihi : 24.6.2008 11:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir ankara sabahı yazılan satırlardı. ülkenin başkenti ile yalnızlığımın başkentinin yanyana olduğu bir zamandı..
![Arif Toprak](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/06/24/sen-yalnizligimin-baskentisin.jpg)
etkileyici bir anlatım.....okurken yaşıyor kişi......yüreğinize sağlık
Yanımda olduğun ve beni kanattığın için teşekkür ederim sana.
Yalnızım yalnızca, hepsi bu
Yalnızlığım beni içine çekiyor
Ben yalnızlığımı
Hatırlar mısın nerelisin diye sormuştun
Cevap veriyorum şimdi
Ben aslen yalnızım
Arif Bey tebrikler hüzünlü
samimi duygusal bir anlatımdı
Sen yalnızlığımın başkenti oldun. Beni en iyi tanıyan, anlayan, yaralayan. Ben acıyı hüznü yalnızlığı seninle sevdim. Seninle alıştım en kötü günlere.
Yanımda olduğun ve beni kanattığın için teşekkür ederim sana.
Söylenebilecek en güzel son söz, son veda. Tebriklerim sonsuz...
TÜM YORUMLAR (3)