Sen bu kentin duvarlarına
sunuyorsun hayatı
şeffaf saksıların mat toprağında
buyuyor yuregın
ve durup siyaha boyuyorsun gunleri
Ne yazık,Çocuk resimlerinden tat almaman
Ne yazık,sevinci boğman olmayan olmayan sularda
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Müthiş bir şiir okumak kısmet oldu.
Ne demeli size bilmem ki?
'Kar bile fazla yağıyor senden
Su bile fazla akıyor
O duvarlar senden fazla görüyor dünyayı
O topraklar herkesten çok yaşıyor
Yinede ellerim sana bakıyor
Ve gözlerim, adını sen koyduğum
Yıldıza bakıyor..'
Ne kadar harika!
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta