Ben güvercin kanadında ufacık bir tüy iken.
Sen dağlara sevdalı kartalın kendisisin.
Ben duyulmasın diye, sesimi bastırırken.
Sen ki, çığlık çığlığa uçuşan nefesimsin.
Sen kırık aynalarda devleşen bir muamma.
Ben baktığın aynaların arkasındaki sırrım.
Sen rüyanı satarken bir vapur çığlığına.
Ben ki, o çığlıklara ses veren martılarım
Ben sevda çöllerinde Leyla arayan mecnun.
Sen o kızgın çöllerde savrulan toz paresi.
Ben yasak sevdalara sıkılan kanlı kurşun.
Sen ki, o sevdalarda duyulan kurşun sesi.
Sen gri bulutların taşıdığı emanet.
Ben o bulutları terk eden hırçın damla.
Sen mutlu bir adamın sevdasında ihanet.
Ben ki, bir gölge gibi giderim o adamla.
Ben her gece uykunda gördüğün tatlı rüya.
Sen o tatlı rüyayı uyanarak bölensin.
Ben acı yalnızlıkla mutlu olurken güya.
Sen ki, yalnızlığımın yüreğini çelensin.
Sen efsunlu ömrümün gördüğü son baharı.
Ben ilkbaharların kışa duyduğu vefa.
Sen yaktın gözlerinle yüreğimde bu nar’ı
Ben ki, o gözlerine doyamadım bir defa…
08.01.2007
Yusuf MescioğluKayıt Tarihi : 22.6.2009 14:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!