16.06.2009
SEN UYKUDAYKEN
İçimin en uzak kendimsiz parçasına
İçindeki felç edici unutulmuşluğumla
Çeker giderim, şehirler uykudayken…
Ve sen uykudayken, ah bendeki masumluğunla!
Sen uykudayken toplarım bütün günahlarımı
Savunmasız piçlerimi, tüm oruspulardan
Ve sen uykudayken,
Hıçkırıklarımı soyunurum geceye, gitmek kalır sonrama
Ve giderim belki de, sen uykudayken…
Kağıda uzanır üşüyen parmaklarım
Bir not, bir yok oluş dökülür dudaklarımdan
Şiir kılığında bir-iki cümle parçalar, ıslığa köprülenmiş dudaklarımı
Gözlerim kalem dostluğuna, gözlerim kalemin tutsaklığına
Dökülür bir bir ve ikisi birden.
Sağ kolum uyuşur, sol yanımı hissetmem
Ve eşkıyalığa soyunurum,
Gözlerini alırım, kaçak görürüm dünyayı
Yine de ayrılık mı dersin ey yüreğim!
Gitmek mi kalır kalem kılığında seni tutan yanımıza?
Gitmek mi kalır sen uykudayken?
Sen uykudayken,
Çaresizliğime abanır bütün sokaklar
Tabutlar beni alır camii avlularından, yıkar, kapatırlar mahremlerimi
Arınmam günahlarımdan, arınamam
Lal olur dilim, uluyamam öfkemi
Sabırsızlığım parçalar mezar taşımı,
Ah sevdiğim!
Uyuyamam ben uykuda, uyuyamam ben;
Cennetine giden o yolun ilk durağında
Hesap soramaz melekler, katil olurum
Hesap vermem kimseye, sen uykudayken…
Yetim bir enkaz bırakılır belki de, karanlığımıza
Dile pelesenk olur mecburi sessizlik.
Suskundur artık dil, Bismillah çaresizliğinde
Ne “LA HAVLE” ne de “VELE KUVVET”
Teselli değildir, deliksiz uykuluğuna
İlahiler anlamsız, ayetler küfre yorulur
Artık isyan olur bütün mısralar
Kırılır kemiği dilimizin.
Nefesin yol alıp, yastığa yorulurken
Bizde susmak mecburi,
Kendimizdeki senli kalabalığı dökünür gideriz
Sen uykudayken…
Hatırlamıyorum, hatırlamayı kabul görmüyor nankör hafızam
Kaç kez yitirdim kendimi?
Kaç kez geçmeye çalıştım bu emanet candan?
Kaç alameti hayra yoruldu, uykusuz gözlerimin senli uykusu?
Kaç dağ patladı sıkışan öfkemden?
Kaç bulut geçti üstümden?
Kaç katman delindi, sensizliğin çok uzağına bakan gözlerimde?
Hatırlamıyor, hatırlamayı belki de
Gururuna yediremiyor, sen uykudayken…
Sen uykudayken,
Seyre daldım, güzelliklerini ruhunun
Hayran kaldım, buğulanıp boşluğuna düştüm,
Gözkapaklarının ardındaki uykunun…
Dokunmak mı? Haşa…
Tövbe de!
Çarpmasın seni, masumluğum.
Sana dokunmak, sen uykudayken, büyük günah
Tanrı’ya şirk, İblis’e yarenliktir
Böyle bir günaha bulaşamam,
Tövbe de! Dokunamam, sen uykudayken…
Ercan YAVUZER
MURADİYE\VAN
Ercan YavuzerKayıt Tarihi : 12.5.2011 13:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ercan Yavuzer](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/05/12/sen-uykudayken-3.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!