Ey nefsim bu edanla ne cüretle yürürsün?
Bu “yer” ağzını açmış, yuttuğunda görürsün!
Onun kara bağrına yattığında çürürsün!
-Oraya düştüğünde tutulacak dillerin!
-Sen ölüme mahkümsün, ne olacak hallerin!
Ne evlat, ne mal, ne mülk, seninle gelmeyecek,
Ne yardımcın, ne dostun, yüzüne gülmeyecek
Ahfatın, torunların adını bilmeyecek,
-Mezarın yerle yeksan, kuruyacak güllerin!
-Sen ölüme mahkümsün, ne olacak hallerin!
Olur mu dünya için, Ahireti idam et,
Ömür boyu kabahat, ebedi bir nedamet
Ey nefsim uyan artık, kendini bir adam et
Dizde derman var iken, kırılmadan bellerin!
-Sen ölüme mahkümsün, ne olacak hallerin!
Allah için ne yaptın, kendine ne kazandın?
Sen dünyada bir zalim, sen şimarıp azandın!
Sen hududunu aştın, yasaklara uzandın!
-Gör sana ne iş etti kırılası ellerin!
-Sen ölüme mahkümsün, ne olacak hallerin!
Kayıt Tarihi : 24.10.2006 03:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

-Sen ölüme mahkümsün, ne olacak hallerin
Her canlı ölümü tadacak
nedense biraz yaş ilerleyince
bunun farkına varıyoruz bazen
o kara toprağın altına mutlaka gireceğiz
vay halimize
Yüreğine sağlık hocam
selamlarımla
TÜM YORUMLAR (1)