Sen, neyi seversin gönlünce
Bıkmadan ve Usanmadan
Ve nelerden hoşlanırsın sen.
Anlat bana
Seni daha iyi tanımak
Seni daha az kırmak
Ve seni daha çok sevmek için
Anlat bana huylarını
Korkma sakın
Ser verir sır vermem kimselere
İnan bana.
Sen, gökyüzünde süzülen
Ve özgürce kanat çırpan kuşlarımı
Yoksa, kuşun kanatından düşen
Ve boşlukta salınan tüylerimi seversin.
Baharda yeşillenen tabiatmı
Heyecanlandırır seni
Yoksa,
Sonbaharda sararan ve düşen
Yapraklarımı seversin sen.
Yoksa,
Sen o küçücük yaprakları önüne katan
Ve bilinmez diyarlara sürükleyen
Hazan rüzgarınamı açarsın yüreğini.
Sen, güzelliğemi hahkumsun
Yoksa, çirkinliğemi esir
Sen, korku nedir bilirmisin
Sen, dağları bekleyen korkuyu
Hiç misafir ettinmi küçücük yüreğine
Ve minicik ellerinle
Tutabildinmi hayatını.
Ve hiç korktunmu
Boynunu giyotine uzatmaktan
Veya beş para etmez bir ipin
Boynuna geçtiği anda
Hayatını tüketeceğini düşünüp ürperdin
Ve titredinmi hiç.
Sen, korkuyu sevebildin
Ve kucaklayabildin mi hayatında
Ve sen
Neleri sevdin hayatta
Ve neleri sevemedin
Düşündünmü hiç.
Sen, hiç fırtınalara attınmı kendini
Siyah saçların dağılıp
Ellerin buz tuttumu hiç
Göz pınarlarından akan
Gözyaşların donduğunda
Ve sen
Buzdan bir heykel haline geldiğinde
Kendini kurtarmak için
Yüreğini ıstmayı denedinmi hiç.
Anlat bana yaşadıklarını
Yaşayamadıklarını
Ve yaşamak istediklerini anlat.
Anlat, sırdaşın olayım
Anlat, yoldaşın olayım
Anlatki anlayayım seni
Ben ürpereyim senin yerine
Korkuların bana geçsin
Ve dağlara geçipde
Sana geçmeyen hükmüm
Varsın
Yine bana kalsın.
Kayıt Tarihi : 5.12.2006 13:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)