Ben, sen'li ne çok yalnızlıktan geçtim bilemezsin.
Ve dilimde kırılan ne çok sözcük heba ettim.
Sen'li düşlerde,
ne gülümsemeler kondurdum iki yanağımın ortasına,
uçurtmalar uçurdum kafesine sığmayan sol yanımda.
Açılan her yarayı kapattım ben,
geçmişe sığınmış küçücük bir gülüşünle.
Her sözcük, her hece, her geceyi
doladım şal misali omuzlarıma,
ne kal ne de git derken sana.
Gülümsedim, içindeki çocuk ruh her küsüp saklandığında,
ki, ne vazgeçmek istedim, ne de gitmeni benden.
Cennet mavisini de vaat etmedim sana,
cehennem kırmızısını da...
Şehirlerin ıslak sokaklarıydı bazen adımladığımız,
bazen kır çiçekli yollardı,
rengârenk ve basmaya kıyamadığımız.
Ben, sen'li ne çok yalnızlıktan geçtim bilemezsin.
Ve dilimde kırılan ne çok sözcük heba ettim,
yuttum ve içimde tuttum.
Gözüme 'sen' kaçtı bazen,
yokluğunu yıkayarak avundum...
- Kızıl, Mart 2018-
Funda ÖnerKayıt Tarihi : 17.7.2020 00:17:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!