Sen karalanacak olduğunda satırlara
görmelisin dili tutuk hallerini
en ünlü sesi bile tevazuda sözcüklerin
korkuya kesmişler ılım ılım
titriyor büzülmüş dudakları…
Bahçe masasındaki saman yapraklarını
fütursuzca savuran rüzgar bile
sen karalanacak olduğunda satırlara
boynu bükük…
bulutlar hiddetinden çatlar
birileri bir şeyler karalasa…
sen karalanınca satırlara
bulut hanımeli ellerinde tutuyor yağmuru
sızıyor ince parmaklarının arasından
yağmak istese de boş
ne yağmur kalıyor minik avuçlarda
ne nem…
yağmur perileri güvercinin boynundaki
alacalı renk düşlerde
yağmurdan kime ne…
karalanınca sen satırlara
yüreksiz zaman
buğulu saat kadranının altından
işmar ediyor bana…
dudaklarını oynatıyor o da:
-laf geçmiyor şu yelkovana…
Sen karalanacak olduğunda satırlara
zaman duruyor
zamansızlık türüyor...
Kayıt Tarihi : 8.6.2009 13:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!