Sen İstanbul
üçüncü kişinin ağzından üfürülmüş bir
anlamdım ben
hikayesini arayan
senin üstünde içinde
başlangıçta bir mekandın sen
başlamamış olayımın
olay yeri
birkaç kez geçti zaman
üstümden içimden
geriye çekildim
daha da geriye
baktım
Sen İstanbul
mecazlar diktim
herbir tependen
kalabalığa yuvarlanan
Sen İstanbul
son sözlerini
sana vermiş körler
dışadönük bir manzara için
Sen İstanbul
bir yüce ben
benlerin haşrolduğu
gökçekimli topraklarınla
Sen İstanbul
için
organlarım
ötekilerle dolaştığım
bir asit kazanından dökülür
yukarıdaki sözler
toprağını eritir
boyum ölçüsünde
düşerken çözerim
bir taslağı
birkez daha ölmek istemeyen
sahici bir ölü olurum sende
Sen İstanbul
ben bir mekan
gezinirsin üstümde içimde
Sen İstanbul
herbir ölümcül anlamla beslenen
gittikçe canlanan
ama asla doğmayacak olan
sonsun.
Kayıt Tarihi : 20.4.2006 23:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mustafa ATİŞ
TÜM YORUMLAR (4)