Sen gülmezsen
güller küser aleme
yitirir efsunlu kokusunu
Bülbüllerin ömrü hâmuş kesilir
Sen gülmezsen
yıkılır kadim şehirlerin surları
çağlar kapanır ve açılmaz
silinir bütün medeniyetlerin sırları
Sen gülmezsen
ezberi bozulur Ay ışığının
şavk-ı kırılır da,
gel gitleri söner denizlerin
Sen gülmezsen
Güneş çıkmaz tutulmalardan,
her gün bir gezegenin önüne
hapseder ışığını
Sen gülmezsen
mateme döner nevruzlar
bebekler gibi ağlar yağmurlar
Baharların rengi siyaha boyanır
ve sele kapılır tüm yapraklar
Sen gülmezsen
mevsimler ezberini yitirir
yaz üşütür, kış yakar dokunduğunu
boy vermez tohumlar
ve susuz kalır ormanlar
sen gülmezsen
lal kesilir tüm ölüler
sorgu da kalır
unutur yüreğine yıllardır okunanı
ebedi Araf'ta hapsolur
Sen gülmezsen
kainat titrer hüzünden
gezegenler yörüngesinden yiter
ve budanır gözleri Sirius'un
Sen gülmezsen
gülüşünün habbesine düşen gönüllerin
kanı kesilir
damarlarındaki ab-ı hayat kurur
ve ölür gülüşünün gölgesinde serinleyen
tüm yanık yürekli aşıklar
Sen gülmezsen Sevgili;
Arş-Semâ-Alem bürünür kızıl'a
ve kopar kıyamet
Gülüşün Sevgili
Bil ki Cihan'a Rahmet...
Kayıt Tarihi : 11.9.2025 10:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Aşk-ı Mebrur'dan bir katre...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!