Bir eşkıya gibi gecelerime dikilmiş
Bakışlarından çaldığım gözlerinin lekesi
Kaldırımlarda ayak izine takılmış
Topallayan sevdamın kırık değneği
Hep uzaklardan baktığın için göremedin
Baş ucunda asılı yüreğimin resmini
Belkide hep derinlere daldığın için göremedin
Okyanusların uzadıkça garipleşen mavisini
Sen gidince
Hep ihtimallerin firekansında dinledim seni
Ağır geldi
Taşıyamadım çaresiz bekleyişleri
Biraz hüsran, biraz kederli
Aslında biraz pahalı geliyordu
Çeşidi sınırlı aşk tarifeleri
Ve bir hayli güçleşmişti
Bin yerinden yara almış duygularımın teşhisi
Seçimi imkansız tercihlerde büyüttüm
Anne kucağında çocukca hayallerimi
Hayal kırıklıklarının su taşkınıydı
bir temmuz gecesi
Ve şaşkın bir güvercinin kanatlarında süzülüyordu
Gözyaşlarımın hüzünlü bestesi
Hızı saatte sensizliği bulan fırtınalarda
Camlarını avuçlarıma dökmüş
Sahipsiz gecelerimin hasret boyalı penceresi
Sebepsiz firarlara yönelikti
Açmayan güllerin sılogansız eylemleri
Çatışmaların çapraz ateşinde kalmıştı
Yargılanırken işkence tadında
Neden diye başlayan sorularımın gerekçesi
Daha önce yazılmamıştı ve hiç olmamıştı
Sen gidince işgallere kapanan
Ve sen gelince sınırları yok sayan
Sevda ülkemin tarihçesi
Olmadığı gibi öncesi
Olmayacak senden sonrası
Ve umudum o'ki duyarsın birgün
İçimdeki ateşle buharlaşıp
Göğün bağrını yırtan
Dön deli fırtınam diyen
O bıçkın sesi...
Kayıt Tarihi : 4.4.2007 22:35:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!