hükümsüz eylül akşamlarının
düş kıyılarına açılan giriş kapısında
yolumu gözle
yarım bir sensizlik kokarsa emre muharrer gül
bu senin suçun değildir
sen yine de yarım bırakılmış hayale aşina kal
giz,bir dağın bilinmez derinliğine sıkışmıştır
ovuşturdukça,öpmemi ertelersin
su damlalarından ayrıksı durmaz çünkü gözlerin
kum saati yararsızca boşalır
susturursan bile sesini gurbet sızlanmalarının
ilkin gittiğim yöne kilitle dudaklarını
kurşun kalemi kır,kağıtları buruşturup çöpe at
yamalı aşklar sokağından deniz tarafına sap
bırak artık şu şiirlerin yakasını
bir kahve tadımlık ötendeyimdir belki
uzat hadi sarpasarmış ellerini
beni yenilgilerden kopar dalgın dalgalardan
cilvelerine kaçır
bir kazı açıldıkça sürüm sürüm sürüneyim
terli bakışlarımda köpüklenen suskunlukların
kırılgan ufuklarında sabahla
ne değin derindir ne değin gürültülüdür eylülün sesi
tekilliğin gölgeyle buluştuğu o anda
dudaklarımda kal çatlatırcasına öperek yurt kur
sarmaşık kokularının yokluğunda göğüs kafesime kurul
ince yağmurlar düşmeye başladı mı
yapraklarını yitirme yarışına girişir dallar
bir de bakarız ki bulamayacağımız şeylerdir kırlangıçlar
güzün korkutan teninden
bir udun tellerine takılan segâh nağmelerden
kurtulup sinene gömülmek isterim
hükümsüz eylül akşamlarının
düş kıyılarına açılan giriş kapısında
yolumu gözle
Kayıt Tarihi : 3.1.2023 12:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!