sert rüzgarlara karıştım gene
sen bir ucunda dünyanın özlem yüklü
ben sevdana kilitli
sen toprağım diyorsun
sen esintim gece vakti alıma vuran serinliğin
efil efil gelen ıhlamur kokusu bir yanda
sen hasretinde nohut nohut memleketinin
yanardağları kızgın alevlerin
bense derdinde ellerinin
başucunda serce ürkekliğiyle sıcak somun gibi duran hayat
bir de mavi kanatlarıyla bir çocuk dayanmalı kapıma
ben geceye saldıkca ince hasreti
vurdukca taşlarına başımda o bildik inilti
bir şair vurulmalı diyorsun kendi dizesiyle
akşamında zifiri karanlıkların
hangi kirli el yıkanıyorsa aynasında ırmağın
çekip gitmeli kirlettikleriyle
hakikat yolu uzun olur diyordun
kaç sürgün geçti
kaç çıplak bedenden alınmalı daha
hınca hınc intikamı yoksulluğun
canıma can katan sürğün güne mahkum sevdiğim
canım birtanem eşim
bu kadar mı uzadı yollar
Kayıt Tarihi : 18.6.2006 15:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!