Ey dünya içinde öyle yüklerin varki,
Nasıl taşıdığını anlamak mümkün olmaz,
Ne dağların,ne denizlerin taşınabilir,
Lakin öyle ağır bir yükün varki,
İşte o yükü taşımak ne yüreklere bedel,
Evet o seni saran insan oğlu,
Çeşit çeşit bin türlü halleriyle insan oğlu,
Bir sokaktaki çocuk mendil satarken mutluysa,
Küsmesi gereken hayata gülümsüyorsa,
Yüzü geleceğe o yorgun halde güzel bakabiliyorsa,
Sattığı mendili yeri geldiğinde karşılıksız feda ediyorsa,
Ettiği insan bunu görüp ağlarken gülebiliyorsa,
Ey dünya sen neler taşıyorsun sırtında,
O gözlerinde yaş olan ve gülümsemeye başlayan insan,
Sevdiğini sevdiği insana hemen söyleyebiliyorsa,
Birbirlerini üzmekten vazgeçip hayatı mutlu yaşıyorsalar,
Sevdiği insanda ızdırap çekmek için girdiği meyhaneden,
Hiç içmeden bahşiş verip çıkabiliyorsa,
Sen Dünya neler görüyorsun gözlerinle,
Bahşiş alan evine birşeyler gütürmenin mutluluğundaysa,
Evine giderken güvercinlerini düşünüp yem alıyorsa,
Yemci arkasından gülen gözlerle bakabiliyorsa,
Sen dünya neleri yaşıyorsun insanlarla,
Yemci imkansızlıkta bir lokma götürebiliyorsa,
O gülümsemeler çocuklarına kavuşuyorsa,
Kapılar açılıpta sofra hazırken bir çocuk giriyorsa,
O çocukta mendil satan gülümseten çocuksa,
Göz yaşlarını silmek için kullanılan
Mendil eve mutluluk getirdiyse
Ey dünya sen gerçekten bir cennetten parçasın.
Kayıt Tarihi : 6.3.2010 10:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!