Saray olsan, köşk olsan viraneye razıyım.
Bülbül dolu bahçemde, baykuş sen değil misin?
Cennet olsan da girmem, neler çektim elinden.
Cehennemi yaşatan zalim sen değil misin?
Aklıma karşı kalbim, hep savunmuştu seni.
Sahte gülüşlerinle, nasıl aldattın beni?
Bir tek sana yanardı, kalbimin pembe teni.
Yangınıma körükle giden sen değil misin?
Hani iki dünya bir olsa da ayrılmazdın?
Ayrılığın narında ikimizi yakmazdın.
Ben senden ayrılsam da, sen beni bırakmazdın.
Sessizce sebepsizce giden sen değil misin?
Ne haber yolla artık, ne de gelsin selamın.
Birbirini tutmuyor, söylediğin kelamın.
Damağımın tadıyken, tuzu oldun yaramın.
Aşkın balına zehri, katan sen değil misin?
Dipsiz kuyularında yar hani Yusuf’undum?
Ben sana yüreğimi altın tepside sundum.
Seni vatan belledim, gelip kıyına kondum.
Göçebe yüreğimi kovan sen değil misin?
Kayıt Tarihi : 16.9.2019 09:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!