Son yıllarda gözün yaşlıydı,
Oğlunu kaybettiğinden beri.
Sanki bedenini taşıyamıyordun iyice,
Sen de mi gittin Emice.
Ben de tanırdım oğlunu,
Bulancak'ta PVC işi yapardı.
Pencere yaptırmıştık evimize,
Sen de mi gittin Emice.
Emice diyordu herkes sana,
Ben de başladım Emice demeye.
Önceleri alışmıştım gülümsemene,
Sen de mi gittin Emice.
Genç yaşta rahatsızlandı oğlun,
Bir çare bulumadılar Hüseyin'e.
Ansızın çekip gitmişti aramızdan,
Sen de mi gittin Emice.
Ondan sonra yüzün gülmedi,
Hep yaş doldu gözlerine.
Hüzün girdi benliğine, özüne,
Sen de mi gittin Emice.
5 Eylül 2010 günü haber aldım,
Dediler ölmüştür Emice.
Mekanın cennet olsun,
Sen de mi gittin Emice.
Ben ne Hakimi, ne Savcısıyım hayatın,
Ne Avukatım kimseyi müdafaa etmeye.
Ölmüşlerimizi hayırla yad ederim,
Sen de mi gittin Emice.
Adın Mehmet Tiryaki idi,
Yaşın da epey vardı Emice.
Görüştüğümüzde sohbet ederdik,
Sen de mi gittin Emice.
Biliyorum dünya fani,
Karşılığını göreceğiz amelimizce.
Yüce Peygamberimiz (S.A.V.) bile gitmişti,
Sen de mi gittin Emice.
05.09.2010
Şebinkarahisar / GİRESUN
Kayıt Tarihi : 6.9.2010 23:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)