Ben, sen dedikçe;
korkuluklarda dallanır sarmaşıklar,
kaçıp kötü ruhlar, kapanıp mezarlar,
bahar döner sesinin memleketinden,
Cetvelle bölmüştüm haritalarda sensizlik işgallerini,
Düşman aklımın içine dek sızmıştı
pişmanlık yaralarımın zayıf yarıklarından,
Bir kulağımdan girip
çıkmaz yankılarda dolanırdı söylediklerin,
ben ve sen kelimelerin tuzağıyla...
Ben, sen dedikçe;
rüzgar alaboraya döner,
yıkıp tane tane haneleri,
yalnızlık salıp harabeleri,
yerle yeksan, selle hazan, senle fizan,
açılır bir yol bulup kavuşma patikaları,
Ben, sen dedikçe...
Çocuk hayalimin uçurtamaları
takılı kalırdı kulaklarının ardında,
gökkuşağı renkleri çalmaya yeltenirdi,
beyaz;
senin teninde kalırdı,
siyah;
kara sevdamda...
Ben, sen dedikçe;
Demedik ne var diye düşünürdüm
şairlerin ilham perilerinin dillerinde,
duyduk duymadık kalmayıncaya dek,
sen bir tek ve sade senden bilmek,
sayısız kez seni seviyorum demek,
Ben, sen dedikçe...
Bozulurdu gün batıma yakın
halinden kıskanan güneş,
dağıtırdı bulutlara marifetlerini renk renk,
öteden gözlerinden yansıyınca kara cennet,
bürünürdü üstüne şefkat niyetiyle gün
ve dönerdi geceye suretini resmedip,
Yaşamama galip gelirdi ölümün
ve sönerdi yıldızlar,
bir mezarlık gök hüzün,
ben, sen dedikçe...m
Kayıt Tarihi : 1.2.2023 07:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!