Ay süzmesi gözlerindeki hüzüne saplanınca,
Dudaklarındaki titremelere takılırım,
Ağlama küçüğüm, gül artık
Döktüğün yaşlar boğacak beni.
Karanlığın izdüşümü gözlerinde,
Yağmur yüreğinde ıslandım delice,
Sevdayla ısınmak ne güzel, bilsen ellerinde,
Ellerim dolaşır habersiz, saçlarında.
Gözlerindeki mor halkaları uykusuzluğun,
Düşüncelerim seninle, yüreğim bilinmezliklerde,
Sensiz nasıl geçmiş bunca zaman,
Nasıl katetmişim bunca yolu.
Oysa, gül kokulu saçlarından fışkırır bahar,
Bir türkü gibi dolaşır efsane ismin dağlarda,
Yanağından kaçamak bir gülüş alırım,
Kara bulutlar kalkar üzerimden.
Göz göze gelince, ekim’in son saatlerinde,
Yüreğimle binlerce adım atarım yüreğine
İnsan ayağının değmediği, kimselerin bilmediği,
Akşamların asla olmadığı yerleri düşlerim.
Nice rüzgarlar geçse de yaşamımdan,
Anladım ki; zamansız düşmüşüm yerküreye,
Zamansız aşklara ömür vermişim yıllarca,
İnsan yüreğine sevdalıyım, sen bilmesen de.
Kayıt Tarihi : 14.10.2005 19:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Anladım ki; zamansız düşmüşüm yerküreye,
Hepimiz öyle değil miyiz bu yaşam oyununda yürekteki hüznü ne güzel dillendiriyorsunuz. Kaleminiz hiç solmasın
TÜM YORUMLAR (1)