Gönlümü zülfün teline
Astım gülüm sen bilmedin
Mührümü gonca gülüne
Bastım gülüm sen bilmedin
Duman oldum ocağında
Gül besledim kucağında
Ağustosun sıcağında
Estim gülüm sen bilmedin
Gülmedin gönül erime
Sitemim sevda perime
Sana değil kaderime
Küstüm gülüm sen bilmedin
Arşa kaldırdım kolları
Mesken eyledim yolları
Engel dikenli dalları
Kestim gülüm sen bilmedin
İpliksiz kilim dokurdum
İsmine şiir okurdum
Seni görünce şakırdım
Sustum gülüm sen bilmedin
Aşk aradım can canında
Sevdam var atan kanında
Her zaman senin yanında
Dostum gülüm sen bilmedin
Ramazanı saldın derde
Gel de açılsın şu perde
Secdeye vardığın yerde
Postum gülüm sen bilmedin
Nisan 2011
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla