Sen beni hiç bekledin mi?
Çatlamış toprakların
Yağmur duasından sonra
Suyu beklediği gibi
Uğradığım her durak, gar ve limandaki
Yolcuların yüzüne sinmişti iz’in
Her yüz’de senin niyetine
İz’e düştüm
Diz’e düştüm
Günden önce giz’e düştüm
Sen beni hiç bekledin mi?
Şafağı bekleyen hastanın
Sabah olunca ağrılarına son verecek
İlacı beklediği gibi
Uğradığım her eczanenin
Kapalı kapılarına sızmıştı ağrıların
Her yönden
Acılarını adımlarken
Öz’e düştüm
Köz’e düştüm
Günden önce güz’e düştüm
Sen beni hiç bekledin mi?
Ömrü yanan bir insanın
Belki birkaç hatırası kurtulur umuduyla
Yangının sönmesini beklediği gibi
Uğradığım tüm enkazların yangınların
Külüne değmişti elin
Ellerini tutar gibi
Avuçlarıma aldığım küllerle
Yel’e düştüm
Sel’e düştüm
Günden önce el’e düştüm
Sen beni hiç bekledin mi?
Kış uykusuna yatmış
Dağların, taşların ve otlakların
Kardelenleri beklediği gibi
Uğradığım her dağdaki
Kardelenlerin fısıltısına taşınmıştı sesin
Sessizce yürürken sesindeki yalnızlığa
Kır’a düştüm
Kar’a düştüm
Günden önce yar’a düştüm
Sen beni hiç bekledin mi?
Bülbülün aşkını terennüm etmek için
Gülün açmasını beklediği gibi
Uğradığım tüm park, bahçe ve gülistandaki
Güllerde kalmıştı kokun
Yüreğimin en tenha yerlerine çektiğim kokunla
Gül’e düştüm
Göl’e düştüm
Günden önce çöl’e düştüm
Sen beni hiç bekledin mi?
Turhan ToyKayıt Tarihi : 12.4.2012 11:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

"Tok, açın halinden anlamaz" derdi rahmetli ninem.. sevmenin, beklemenin, çokluğun, yokluğun ifade dili yok! Anlamak için yaşamak gerekiyor. Yazmak içinde hissettmek...
(Taşlar hissedemez ama konuşur )
"Dilin kemiği yok"
Çatlamış toprakların
Yağmur duasından sonra
Suyu beklediği gibi
Ne kadar güzel şiirdi. Tebrikler. Başarılar.
TÜM YORUMLAR (21)