Bir bin kilit vurulsa kollarıma
Kelepçe dediğin,
Bir tek adliye koridorlarında,
Ne yazar
Prangalar vurulsa ayaklarıma,
Hani dosluklar vardıya
Arada aşk fısıltıları dolaştı
Olurmu olmazmı gönlüm savaştı
Derken gözlerim birden açıldı
Dilindeki inkar ap açık ortadaydı
Bana sus pus oldu gönlün
köz köz alev alev
Yanıyorum can tanem
Yürek sızısı bu nasıl anlatılır
Ateş düştü içime
Ruhum yanıyor birtanem
Yanan sadece yürek olsa
Bir rüyaydı sanki gözlerin
Gülerken bile hüzünlüydü bakışların
Gözümden hiç kaçmayan sessiz ağlayışların!
Belki bir umuttu,
Belki bir mutluluktu
Kavuşmaktı sonu...
Höykürürler meydanlardan sesleri kısılıncaya dek
Analar ağlamasın diye oysa ağlatırlar anaları
Ölüm karası madenlerin kapılarında bu işin fıtratında
Ölüm var derken
Vijdan bir yana savrulur insanlık biryana
Dökülürken gözyaşları Mısırdaki rabiyaya ak kefenlere belenir
Savurdu herşeyi bir yana!
Tarumar olmuş gibi benliğim
Ben kimdim?
Neydi istediğim?
Senmiydin istemediğim...
Yıllarımdı sürüklediğim...
Korkuyorum yattığım uykulardan uyanmaktan
Hissediyorum ya düşlerimde sen varsın
Bu sevda bir rüyaysa sonsuza sürsün
Korkuyorum sevdam
Bir gün biri kulağıma diyecek diye
Uyan uyan
Aşk dediğin acıyı getirir beraberinde,
Bazen ihaneti bazen ayrılığı,
Karnında uçuştuğunu sandığın kelebekler,
Zamanla anlarsın, koynunda beslediğin yılandır.
Gayen mutluluksa:
Ne bir kadının gözlerine sığın,
Bir senfonisin
Titrek bir masum notasın kalbimde
Karanlığa gömülen ömrümde
Batmayan güneşimsin
Gözlerimdeki tebessüm
Gönlümdeki neşe
One serin bir maviliktir
Bin yıl seyretsem doyamam
Daralınca ruhum hemen ona koşuyorum
Seriliyor huzur buluyorum
Bir yağmur sonrası nisanında
Bulutsuz bir gökyüzü yüreğim




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!