Şemsi ile şemsiye'nin aşk'ı

Fırat Akbalık
39

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Şemsi ile şemsiye'nin aşk'ı

ben tefekkül içinde,olana razı bir hayata gebe
sen ise! her istediğini alan.fazlallıktan bıkmış bir harabe
ben şemsi hayaller kuran,,başarı yolunu arayan
sen ise şemsiye, benden bir ye burun farkı fazla yazılan /ruh ikizim..

şemsi ile şemsiyenin aşkı
yağmurlu bir havada oldu,ne olduysa
ben ıslanmaktan kaçıyordum
çünki yanlız yaşıyordum
ıslak elbisemi asacak bir dal yoktu
ve yıkamaya ayda bir gidebılıyordum
maaşım ay sonunu zor buluyordu,

sen ise gök gürültüsünden şimşekten korkmuş
bir sağa bir sola rotasını şaşırmış
şimşek yağmur aynı anda olunca
,sendede başlamıştı telaşlı bir arayış
benim olduğum tarafa yönelmiştin.
ama yağmur suyunun biriktiğini görmemiş ve suya düşmüştün

ellerimi uzattığımda boş döner sanmıştım
kolay değil saat ilerlemiş,ve kimseler kalmamıştı
ellerimi tutup ayağa kalkmıştın
korkuyorum suss diye gök yüzüne haykırdığında
o an uzun uzun sana bakmıştım
sen ojeli tırnaklı,deri bir çanta,ve elinde şemsiye
bense elimde voltmen.ıslaktı ceketim,solgundu ıslak benzim..
ben ıslanmaktan sen ise ses duymaktan korkuyordun
ben elindeki şemsiyeye,sen ise ürkek bir çocuk gibi bana bakıyordun

bakışlarından anlamıştım gök gürültüsünden korktuğunu
cebimde çıkardım voltmen ve kulaklığı
müziğin sesini sona vermiş/dışardaki gürültüyü unutmuştun
bana bu tarz muzikleri aslında hiç sevmezdim diyordun
sesin bana gelmediğini sanarak bağırıyordun
ben ise başımı yukarı aşağı sallayarak onaylıyordum

artık vakti gelmiş, saat ilerlemişti,,
gideceğimi duyduğunda üzülmüştün
bu beni sevindirmişti.
voltmene bu bende kalabilirmi dediğinde
bende şemsiyeyi istemiştim
olmaz bu annemden kalan tek hatıra veremem
ama seni gideceğin yere bırakırım yürürüz demiştin
ve yürümüştük her an geçtikçe daha çok yakınlaşıyorduk
sen ıslak ve ürkek ben ise sabah gideceğim işi düşünerek yürüyorduk
bir elin şemsiyede bir elin sırtımda gören sevgili sanır
oysa biz tanışmıyorduk,
ve sordum ben şemsi! isminiz? sen şemsiye demiştin
tabiki bunu duyunca ben şaka sanmıştım
sen açıklama gereği duymuş anlatmaya başlamıştın
şemsiyenin hikayesini anenin canını nasıl kurtardığını
bu sebebten bu kadar değerli olduğunu
anlatmış ve beni çok şaşırıtmıştın
bayaa bi laflamıştık ben hayatını zorluklarını, sen flört arkadaşlarını
bir ben,bir sen yolun sonuna varmıştık
burası evim dediğimde......
elveda yerine gitmesen demiştin..
istediğim sözü duymuştum,ve kabul etmiştim
sen gökgürültüsünü korkuyu,,ben sabah giceğim işi
ikimizde tüm herşeyi,, unutmuştuk..
çok aceip gelişiyordu herşey,
sanki isimlerimizdende anlaşıldığı gibi,kader bu istiyordu
fakata çok farklıydı yaşadadığımız dünyalar
sen geride bıraktığın aşklarda kendinden emin
ben ise! tek işi çalışmak olan,bir usta
oysa ters birşeyler vardı bu hususta
ikimizinde elleri titriyordu
sanırım Aşk zamansız mekansız sorgusuz sualsız gelıyordu...

Fırat Akbalık
Kayıt Tarihi : 19.8.2010 18:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Fırat Akbalık