Şems’in Çobanları - Garib Çoban

Şems’in Çobanları - Garib Çoban

Duayı yaşayışıyla öğretenleri bul gönül.
Sessizliğin sadrında, nice sözden daha kuvvetli tesir vardır.
Konuştukça, her şey zamanla, içinden çıkılmaz bir hâl alıyor.
Ne kadar çok konuşursak, kelimeler de anlamlarını o kadar yitiriyor.
İnsanlardan hiç ilham alınmıyor vur kendini dağlara, mezarlıklara gönül.
Yaratılmışları okumadığın gün karanlıktasın.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Hiç kuşkusuz, halle dua etmek, sözle dua etmekten daha kamil bir duadır.
Allah haliyle dua edene daha hızla karşılık verir.
Çünkü o zatıyla istemiştir.
Münafık zahirde Allah'a ibadet ederken batında etmez.
Mümin ise zahirde ve batında Allah'a ibadet eder.
Allah'ın niteliklerini kabul etmeyen kafir ise ne zahirde ne batında O'na ibadet eder.
Günahkarların bir kısmı zahirde değil, sadece batında Allah'a ibadet eder.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Bir hoşgörü lazım İnsanın önce kendine.
Yabancı mıydı o k/adın sana?..
Hayır!..
Güç bir ölüm müydü onunkisi bana?..
Ben de fecr vaktinden geldim dedi bir ses.
Bir acımasızlıktır ölüm, sevenini bilmeyenlere karşı.
Sessizce yanaştırdım kimsesizler mezarlığında bir kabirtaşına Fatiha mı.
Güçlü olmak zorunda İnsan kavuşmayı göze alanlar için.
Mezarlık kuşlarıda kar tanecikleri gibi kanat çırparak seviyor avuçlarımı.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Allah kimi sever?..
Ya selam ya muhit deyip susanlar kimlerse.
Yaptığı işi iyi ve güzel yapanı.
Yaptığı işi baştan savmayanı.
Yaptığı işe hile hurda katmayanı.
Yaptığı işin kendisi için nasıl yapılmasını istiyorsa öyle yapanı.
İşi, dünyada ve mahşerde yüzünü ak edecek olanı!..
Allah, iyi ve güzel yapanları sever.
Maide-93)
Aşkın özünü ifade etmek için, şems vakti duaların semahından birkaç dem kelimeye ihtiyacımız var Huu’lar makamına.
Küf tutmaz elmastır aslımız bizim.
Olur olmaz sarraf anlamaz bizi.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Eğer insanlar kainatın sessizliğini anlasaydı, kim bilir belki de hiç söz olmayacaktı.
Bunca yorgunluktan sonra kalbine dönmek istiyorsun.
Sözümüz eksik, hayatlarımız yarım.
Kalbimiz sallanıyor içimizde.
Direnmeye hazır hayatlar ver bize Rabbim!..
Lakin matruşka bebekleri gibi ulaştığın yerden kırılıyor.
İçinden başka bir menzil çıkıyor.
Bir ömür kırıla kırıla arıyorsun kalp haneni; defalarca iniyorsun derine.
Sevgi, duyguları ifade etmekten çok, içimizdeki insani duyguları etkilemeyi amaçlar.
Ve yine beyhude, en derinde.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Eğri, doğruya bir şey yapamaz.
Eğri, doğruya bir zarar veriyorsa!..
Doğrunun da eğrildiğindendir!..
Ey iman edenler!..
Siz kendinize bakın.
Siz doğru yolda oldukça yoldan sapan kimse size zarar veremez.
Mâide-105)
Biz bir Fatiha okuyup geçiyoruz.
Bilmiyoruz ki sonra neler oluyor!..
Mezarlıktan geçtim.
Ölüleri, bir Fatiha'nın sevabını paylaşmak için çekişirken gördüm.
Allah'ın izzeti sınırsız ve rahmeti boldur.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Hayat bazen insanları, birbirleri için ne kadar çok şey ifade ettiklerini anlasınlar diye ayırır.
Son deme kadar acayip ve garip insanlar arasından şems vakti Huu.
İnsan kimdir?..
Allah akıl fikir versin, derler.
Demek ki ikisi bir arada olmadan insan olunmuyor.
Kiminde akıl var, fikir yok.
Kiminde fikir var, akıl yok.
Kiminde akıl da yok, fikirde yok.
Kiminde akıl da var, fikir de var.
Demek ki, işte insan bu!..
Yine yırtık cebime koymuşum umudu.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Dünyaya insanları memnun etmeye gelmedik.
O halde bizi anmaktan yüz çeviren ve dünya hayatından başka arzusu olmayan kişilerden sen de yüz çevir.(Necm - 29)
Onları kırk kere memnun etsen bile, bir defa hoşnutsuz olsunlar, hemen senden vazgeçerler.
İnsanların ne diyeceğine göre yaşamak bir zindandır.
Her zaman iyi ve güzel hasletler üzere yaşamamız gerekiyor.
Kimsenin ne dediğine bakmadan.
İnsanlar ne der diye kahrolası bir put vardır.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Toprak, en çok ne zaman sevinirmiş?..
Ekildiğin, yeşerdiğin, çiçeklendiğin zaman kim bilir ne kadar sevilirsin toprak!..
Seccade olduğum zamanki kadar değil!..
En yakınlarımızı bile okumuyoruz.
Kendimizden beslenemiyoruz.
Allah, kullarına Kitap indirerek onlara büyük lütuflarda bulunmuş, onları kaostan kurtarmıştır.
Allah'ın ayetleri için hangi duygu içinde mi olmalıyız?..
Bunu Rabbimiz açıklamış!..
Allah size ayetlerini açıklıyor,
Umulur ki şükredersiniz.
Maide- 89)
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.

Hayatımızın amacı, maskeler ve yalanlar olmadan sevmeyi ve sevilmeyi öğrenmektir.
Duyarlı insanlar şöyle yaratılır.
Her şeyi kalple yaparlar ve onda yaraları olsa da asla değişmezler.
Her şeyi kalbiyle yapmaya devam ederler.
Çünkü bu bir tercih değil.
Var olma biçimidir, hayatın bir yolu.
Bir gönül sevgi hakkında bir sırdır.
Size ne kadar çok şey anlatırsa aşk, o kadar çok bilirsiniz kendinizi.
Düşünülmüyorum, öyleyse yokum!.. Düşünülüyorum, öyleyse varım.
(Y.ed - Güzide Mektuplar Albümü)