'Giden terk edendir
bazen
kalansa terk edilen'
hazin bir dram gibi
terk eden döner bazen
Beni güneşli bir bahar günü
ayırdılar senden
ne uçsuz bucaksız ovalara gönderdiler
ne de ağaçlı çiçekli dağlara
ne insanlar arasında sokakta kalabildim
ne de 'mavi ve yıldızlı gökyüzünü' seyre dalabildim.
Yarınları bugüne sarmış
yolumda yürüyorum
Ben aynası cebinde kırık
tarağından vazgeçmeyen
kel bir sevgi oburuyum.
Ben bile farkında değilim
içimdeki sinsiliğin
dürüstüm diye geçiniyorum
insan oğlu insanım işte
her türlü hinliği
içimde taşıyorum
Uygarlık dediğimiz
vahşetin terbiye edilmişi
malk
mülk
güç ihtirası
vahşetin temel taşı.
Bir yol işçisi
karanlıkta
servisini beklerken
niye geçer caddeyi
bilmem
telaşsız aradım ambulansı
Bırak ben tarayayım saçlarını
dokunduğum her telin
renkli duygular sineması.
Bir gökkuşağı aydınlanır yüzünde
bir küçük ayı yıldızları
Ferhat ile Şirin'in aşk masalı
saydam yaşadığında
sırrın olmaz
sırrın olmazsa
hesap korkun da olmaz
Bir kartal gibi
yüksekten bakalım yeryüzüne
ama tepeden bakmayalım
hiç kimseye ve hiç bir şeye
Ne bir tek canlıyı ürkütelim
ne de bir tek insanı üzelim...
SEMİRCİĞİM NASILSIN NASIL GİDİYOR? SELMAYLA ÇOCUKLAR NASILLAR? KENDİNE İYİ BAK...ABLAN SEVGİLER...