Acıkırsam yemek yerim,
Susadıysam bir şeyler içerim,
Uykusuzsam bir yere uzanır uyurum
Geçer.
Peki ya sensizlik?
Göreceğiz bakalım o nasıl geçer.
Dünyaya ilk bakışını hatırlamaz hiç kimse
İlk doğduğu anı bilmez, bilemez
Tıpkı son anını da bilemeyeceği gibi.
Oysa ilk aşkımızı hatırlarız.
Çocuktuk o zaman diyip geçiştiririz
Clementine,
Senin küçük sevgilin.
Yanlızlığım
Bugünlerdeki tek ilham meleğim.
Sevdiklerin
Böyle bir gecede ölmeli insan
Böylesi bir sabahta doğamamanın pişmanlığıyla.
Pişmanlığından arta kalanlarla yana yana.
Sönmüş alevin küllerini karıştırmadan
Küllerin sıcaklığıyla elini ısıtıp
Dokunursa canının yanacağının farkına varıp da.
Kargalar ölüm getirir şehirlere.
Ya da ölmüş ruhları getirir geriye.
Bağırışını duysan yeter bir saniye
Bir taş atsan korkup kaçmaz belkide.
Kargalar ölüm getirir şehirlere.
Keşke hiç büyümesek.
Aynı kalsak, ebatlarımız büyümese
Ruhlarımız ölümle cebelleşmese
Derimiz buruşup kendinden iğrendirmese
Biz büyümek istedikçe büyüyemeyip
Büyümemek istedikçe büyüsek.
Küçükken öğretmediler bana
Ölmek neydi?
Peki ya sevmek?
Duyduklarım
'Herkes bir gün ölecek',
Küçüklüğümün atlı karıncaları geldi yine aklıma.
Ve bir de sevgiliye verilen beyaz güller, laleler.
Acaba hala hepsi aynı mı?
Tatları, kokuları, düşünce canımı yakmaları...
Bulutlar hala aynı mı?
Derin bir nefes...
Ve bir daha, bir daha.
Hayatının son nefesini alan adam.
Ve bunu izleyen aciz madam.
Ölüm kapılarında artık, bir nefes uzak
Madam korkup kaçtı, ölümden mi kaçacak.
Bir rüyadayım şuanda kendimi uyanık sandığım.
Bir rüyaki gördüğümü sandıklarımın arkasındayım.
Herşeyi gerçek sanıp elle tutma çabalarındayım
Gördüklerimizin hepsi bir rüya ne olur anlayın.
Bu gece uyumamak rüya görmemi engellemiyor,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!