Ben hala bekliyorum
Günün birinde gelecek katilim
Nefes nefese sürükleyecek beni
Ta ki gün batımına dek
Soluklarım geceyi aydınlatacak
Yol olsun ışığım diye tutsak gönüllere
Serinledi hava birden serinledi
Kararlık rotamı fenerim belirledi
Unutuldu umutlar
ve dahi bulutlar
Yağmur doldu kestanedeki kovuklar
Soranım sormaz oldu sanki
Ve sonunda şuna vardım
Bitip tükenen zaman dışında
Herşey benim safımda
İleride hatırlayacağım
Güzel günlerdi demeyeceğim
Ne günlerdi diyeceğim
Sessiz sinema oynayanlar
Halinden memnun olanlardır
Kalanlar kulaktan kulağa oynar
Kara kalem portredeki kadın
Karanlık kuytularda ne olur
Asırlardır pek bir günahkarız
Aramızdan ayrılalı son günahsız
Yüzümüzde kızarmıyor epeydir
Sokaklar sanki pavyon yeridir
Göz yaşını eczaneden alır olduk
Küfrün bataklığında boğulduk
Avuçlarında beyaz bir mendil
İhtiyar bir çocuk eli öpülesi
Hayatın bedelini ödemeden
Yaşlanmak ne haddine
Yüzündeki çizgilerse anlamsız
Anılar karartmıyor bahar rüzgarını
Parfümün erguvan kokusu
Gölgen karadelik misali
Boğuyor hüznü, karanlığı
Lodos esiyor içerimize
Kalıp da gündoğumunu izlesek
Unutturur mu bize pişmanlıkları ?
Karşılaşsak yıllar sonra ne çok şey var içimde
Anılar pişmanlıklar yıllardır hep
peşimde
Dayandı işte bak kalbim hala atıyor
Öyle yıllar geçti ki hala hüznü sesimde
Zaman geçmiyor sensiz
Birgün daha gitti bedelsiz
Sarılınca unutursun acıları
Bunlar Güzel günlerin sancıları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!