Tavuzkuşundum göğsüm nakışlıydı
Balmumu gözlerin sevgi bakışlıydı
Göküş'üm derdi dilin, tatlı mı tatlıydı
Sen benim hayattaki tek varlığımdın.
Ağlama derdin hep gülmemi isterdin
Yalancı dünya keder dolu derdin
Bir rüyadan uyandırıldım sanki,
Çimdiklerin faydası yok.
Bir güneş doğmuştu üzerime
Gözlerimi kamaştıran,
Hiçbir şey göremiyorum.
Ve bir far misali, bu güneş
Yerin bilmem kaç metre altında
Karanlıkların en çıkmazında
Başında baretin, elinde kazma
Hangi makinenin hangi parçasında,
Bir arıza çıktı da toprağa sarıldın?
Daha yarınların, hayallerin vardı.
Sen bir okyanussun uçsuz bucaksız,
İçine düştüğümde beni boğan.
Oysa gönlümün boşluğunu dolduran,
Bana huzur verensin.
Yeni anladım.
Bir gökyüzüsün,
Dün Bosna'yı gördüm rüyamda
Ağlıyordu erkek ve kadınlar.
Ne oluyordu bu dünyada
Yaşamak varken ölmek niyeydi?
Anlamıyordu bunu küçük aklım.
Nedendi bu vahşet?
Güzel günler yaşamak hayalim oldu.
Mutluluğu bulmak da.
Bir muradım vardı okumak,
O da liseyi bitirince hayal oldu.
Bahtsız bir kız olduğumu
Anlamaya yeni başlıyorum
Bugün Rabbimden bir lütuf var.
Yağmur yağıyor usul usul,
Emredene boyun eğercesine.
Sessizce...
Annesini emen bir çocuk misali
Toprak emiyor kendine lütfedileni.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!