Selimiye ve Sinan! Şiiri - Ali Koç Elege ...

Ali Koç Elegeçmez
846

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Selimiye ve Sinan!

Edirne'nin en hakim, yüksekçe mevkiine
“Kavak Meydanı ” denen eski saray yerine
Bir hüma kuşu gibi kondurup seni Sinan
Başın kubbeden yapmış, gövdeni
..............................................kesme taştan
Hüdhüd'ü elçi tutan Hazret Süleyman gibi
Senin kanatlarında uçmak istiyor insan

Olmaz denen şey olmuş, ruh vermiş
..................................................taşa Sinan!
Dört minaren, hep iki görünür ana yoldan
Kanat çırpmaya hazır bir masal kuşu gibi
Yaklaşınca dört olur kanatların her zaman

Bulutlar arasında uçan Ebabil misin ?
Küllerinden dirilen Zümrüd-ü Anka mısın ?
Sebe Melikesi’yle aynı diyardan mısın ?
Yoksa cennetten düşmüş kutsal
........................................muamma mısın?

Neden iki değil de dört tanedir kanadın?
Söyle ey Selimiye insan yapısı mısın?

Aldanır elbetteki seni yalnız taş sanan
0 mermer sütunların avludaki şadırvan
Dört tane minarenle gövden hep
.................................................kesme taştan
Ama Sinan yapınca, taş ta canlanmış cânan!

Sırça bir saray gibi görünürsün karşıdan
0 çini işlemeler, vitraylı camlar.. falan
Seni cennet köşküne benzetmiş koca Sinan
Ama yeterli değil sana bakmak uzaktan
Senle arş-ı âlâ’ya çıkmak istiyor insan

Selim, tuğra basmasa bir sütunun dibine
Müminler her secdede yükselmese
..........................................................göklere!
Ve şadırvan vermese suyu güvercinlere
Bırakıp bu dünyanın dertlerini bizlere
Çırpıp kanatlarını sanki göğe uçacan!

Hangi masalda geçer senin adın, de hele
Her gün pervane olur güvercinler çevrende
Dört ince kanat gibi incecik dört minare
Her birinde ters lâle motifli üç şerefe

Ne efsunkâr yapısın, bu ne güzellik böyle !
Uçmak mı istiyorsun? Niyetin nedir söyle!
Öyleyse aç kanadın, aç güzel Selimiye !
Bizlere cennet kuşu oluver biteviye!

Yedi göğün üstünde dolaşan hüma gibi
Çırpıver o incecik dört tane kanadını
Al bizi mihrabına, uçur arş’ı âlâ’ya
Cennetin kapısına bırak ey Selimiye!
.......................*........................
25.Mart.2016-Keşan

..

Ali Koç Elegeçmez
Kayıt Tarihi : 25.3.2016 19:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


25.Mart.2016 tarihinde Selimiye Cami'nin ibadete açılışının 441. yılında, 41 kere maşallah demek için bu sayfada yayınlandı.. Selimiye Camii'nin ibadete açılışının 441. yılı şerefine yazdım..Yaptıranın, mimarının, yapan ustaların, emeği geçen herkesin, ters laleye konu olan ihtiyarın ve bu camide secdeye varıp ebediye göç etmiş olan bütün merhumların mekanı cennet olsun! ..... ..*.*.*. NOT: Bu şiiri, çok değerli hemşehrim, meslekdaşım, okuldaşım, merhum Şevket Süreyya Aydemir'in "Suyu Arayan Adam" romanındaki Selimiye Cami'nin minarelerini "dört kanada" benzetmesinden ilham alarak yazdım.. Yazarken kendi inceleme-araştırma ve gözlemlerimden, Google'den Edirne Valiliği Kültür Müdürlüğü'nce hazırlatılan bilgilerken ve Vikipedi'deki kuşlarla ilgili bilgilerden yaralandım... Örneğin:"Selim tuğra basmasa bir sütunun dibine" dizesinde geçen tuğra, bir bıçak ucuyla çizilmiş izlenimini veren bir kalınlıkta ve ya incelikte, cami avlusuna, caminin batı kapısından girildiğinde sağ taraftaki bir sutunun dibindeki kurşun dökme üzerinde bulunmaktaydı..Bu sutunların birinde ayrıca kır çiçeği motifi de vardır..Yine aynı desenler, bundan on-onbeş yıl önce, bu kapının tam karşısındaki bir sutunun aynı yerinde mevcut idi.. Şerefelerdeki ters lale konusuna gelince; camide, sadece müezzin mahfilinde ters lale motifi yoktur..Bilinenin aksine cami içindeki duvar süslemelerinde çok sayıda (geçmişte tuh şahi lalesi) diye adlandırılan lale motifi bulunmaktadır.. Selimiye Cami'ine bu gözle bakıldığında oniki şerefenin onikisinde de taştan yapılmış motiflerde çok sayıda çiçek açmış ters lale motifi olduğu görülecektir.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!