bir görek efsanesidir sen gitti ğinde demişlerdi sen küle
bezenmiştin o sırada elma gibi delikleri olan nahoş bir
hadise tünedi horoz
öttü sen bakışmaya gittin katarlar mecusileri getirdi binlerce
içime yolladım
portakal çiçeklerinin kokusunu
senin pembo sakızındım
elm sokağından gelenleri düşündüm
umut soğuk zaman soğuk yüz soğuk
anlama anlam katmaz geceler soğuk
belki orada belki burada varlık bölük
hecelerce kesilen güneşin ardı soğuk
dehŞet ve aciz duygusu gerçeküstünde tünemiş sanatçıların
kaç öykün vardı kaçı tamdı
şuleyi kaç kere becerdin kalk limanında
ah o tünemiş peynir bekleyen özgür ruhun
gözümü böldü
bir tutam elektron
aşklar elendi de
radikal bir tomucuk çıkti algımdan
DAM
elif be hayatına yandım
mektup attım posta koydum bu cümleler tuzak
fırtınalar yırttı bedenim soğuk
Siyah zülal kırık dökük bir asa
Çıkıyor
kendini ağıtlara bırakan
romantizm çağı örtündü
Aglayan fikir yankısı kuşlarla sabahlıyor
kör ölüm bu zayıflık naif yokluklar
ölümün prensi tırnaklarını kanatır farkındalaşırsın
gökyüzü çizgisi kızıldır artık
ruh benliğini algılar ve silahını çeker
ve tanrı hiçbir dine mensup değildir
ruh irkintilerinde özlediğim
ekmek ve içki doymak umutsuz gecelerde
hecelerde bulunan asıl tehlike oksijensiz
yağmur elleriyle istanbul zirvesinde
ıstırab bu akşamlarda yüksekti
duman bu gecelerde görünüyordu
duygunun gözlerine
enjekte edilen değilmidir
bu hayatın enfekte zehiri
hem virüsü öldürür
hem kalpleri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!