Selda Yeğin Şiirleri - Şair Selda Yeğin

Vazgeçtim her suçu kendime yüklemekten,
Her kırdığım kalbi tamir etmekten,
Vazgeçtim her acıya gülüp geçmekten,
Kendime yeni bir dünya kurdum.

Vazgeçtim doğruya yanlış demekten,

Çok kanlar döküldü bağımsızlık uğrunda,
Yetim kaldı çocuklar anasının kucağında,
Yeni bir rejim geldi cumhuriyet adında,
Kuruldu devletimiz hür oldu milletimiz.

Her yıl 29 ekimde sevinçle toplanırız,

Bir gün yapayalnız kaldığında,
Dost sandıkların kaybolduğunda,
Bir sevenin bile kalmadığında,
O zaman değerimi anlayacaksın.

Bir yaprak misali, kuruduğunda,

Nasılda güvendim yalan aşkına,
Yüce Rabbim akıl versin bana,
Lanet olsun senin sahte aşkına,
Sakın bir daha çıkma karşıma.

Yollarımız ayrıldı dönüş yok geri,

Kanmam dedin ama yine kandın yalana,
Güvenmem dedin ama yine uydun şeytana,
Kalbin seni yanılttı yine karıştın gözyaşına,
Yüce Rabb'im sana akıl versin be Selda.

Kendi aklın çok gibi bulaştın bir deliye,

Mevsim bahar mı kış mı hissedemedim,
Yağan yağmur mu gözyaşı mı göremedim,
Hayat deniz mi okyanus mu geçemedim,
Amaçsız, umutsuz yaşıyorum işte.

Gönlüm saray mı virane mi göremedim,

Korkuyorum bu güzel ülkeyi kaybetmekten,
Korkuyorum zalimlere itaat etmekten,
Her yerde parçalanmış ceset görmekten,
Korkuyorum Allah'ım sen koru bizi.

Bu ülkeyi kazanmak kolay olmadı ki,

Ey yüreğim çırpınma boşuna,
Tok anlar mı açın halinden,
Merhamet diye haykırma boşuna,
Hiç aman dilenir mi zalimden.

Sen üzülüyorsun ama kimin umrunda,

Saltanat istiyorsan al senin olsun,
Yaşamak istiyorsan ömrün çok olsun,
Zenginlik istiyorsan servetin olsun,
Ey zalim mazlumdan ne istiyorsun?
Kefenin cebi yok bilmiyor musun?

Bilmez misin bu dünya gelip geçicidir,
Şu kısacık ömrünü sanma ki ebedidir.
Zengin ve güçlü olsan ne faydası var,
Götüreceğin sadece iyi amellerindir.

Sarayların, hanların, hamamların da olsa,