Selçuklu Atabeyi Nûreddin Mahmut Zengi,
Bir gün gece rüyasında Peygamberi gördü.
Mezarımı koru deyince değişti rengi,
Hayırdır inşallah deyip odasına girdi.
Peygamberimiz ona iki adam gösterdi,
Bunlar benim cesedimi çalacaklar dedi.
Onları halletmesi için icazet verdi,
Yoksa Müslümanlar zorda kalacaklar dedi.
Aynı rüyayı iki defa daha görünce,
Vezirini çağırıp rüyasını anlattı.
Görmüş olduğu rüyanın sırrına erince,
Atına binip askerini önüne kattı.
Hızla at sürüp Mescid-i Nebevi'ye vardı,
Ordaki insanları toplayıp hatır sordu.
Sonra sırayla hepsine hediyeler verdi,
Hediye almayan varsa gelsin deyip durdu.
Hediye verirken herkesin yüzüne baktı,
Rüyasında gördüğü iki adam gelmedi.
Gelmeyen iki kişi daha var diye kalktı,
Bunu ordakilerin bile çoğu bilmedi.
Sonra Endülüslü iki insan var dediler,
Sultan Mahmut hemen onların yanına gitti.
Peygamberin yanındaki çadırda idiler,
Sultan Mahmut içeri girip şöyle göz attı.
Yerde yazılı bir çul vardı onu kaldırdı,
Altında tünelle kazılan bir delhiz buldu.
Kızarak hemen bu iki kafire saldırdı,
İkisini tutup onları sorguya aldı.
Bizler Haçlıların emri ile bura geldik,
Peygamberi alıp götürecektik dediler.
Korku ile demiş olsalar da pişman olduk,
Sultan Mahmut kılıcını boynuna yediler.
Böylece Mescid-i Nebevi kurtulmuş oldu,
Peygamberin mezarı korunmaya alındı.
Ona saygısızlık yapan cezasını buldu,
İşte o günden bu günlere kadar gelindi.
Kayıt Tarihi : 31.10.2014 13:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!