Selam Olsun Bünyan'ım Sana

Güneş doğar aydınlanır canım Bünyan
Ne mutlu, Cami Kebir’de doğurmuş beni anam
Gelsin Bünyan’a turizm güzelliğini arayan
Selâm olsun Bünyan’ım sana Başın Yayla’dan

Baharda ılgıt ılgıt erir dağların karı
Bünyan’ın solunda Kayabaşı’nın yarı
Şarkı söyler damlarda esmer, beyaz kızları
Selâm olsun Bünyan’ım sana Çiçekli Yayla’dan

Nisan ayında açar ağaçların çiçeği
Koklamaya değer sarı sarı iğde çiçeği
Lâle, sümbülle süslenir Bünyan’ın dağı
Selâm olsun Bünyan’ım sana Alın Pınarı’ndan

Saraya kaynaklarından buz gibi sular akar
Yazın sıcağı insanların tenini yakar
Tarlada çalışan ağaç gölgesini arar
Selam olsun Bünyan’ım sana Eğriyer Tepesi’nden

Haziran ayında yeşerir tarlalar, ovalar
Ağustos ayında mahsulle dolar ambarlar
Kuzular meler, yavrusunu arar bulur analar
Selâm olsun Bünyan’ım sana Koramaz Dağı’ndan.

Yüceden akar mağrur Kayabaşı’nın şelâlesi
Türkistan’dan gelme atamın sülâlesi
Bükülmez çelik gibi insanların bileği
Selâm olsun Bünyanlım sana Çataldır yüreği

Ağbayır karşıdan mercimek yukarıdan bakar Bünyan’a
Doyulurmu Velievi, Şahsenem, Büngüldek sana
Kışın ılık, yazın soğuk olur suyu al bak avucuna
Altıntoptan selâm olsun, canım kurban BÜNYA’IMA

08.12.2004